SSÇ Hırsızlık Suçu İstinaf-Savunma Dilekçesi
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ CEZA DAİRESİ’NE
Gönderilmek Üzere
X ASLİYE CEZA MAHKEMESİ’NE
DOSYA NO :
İSTİNAFA BAŞVURAN
SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUK :
MÜDAFİİ :
KATILAN :
KONU : İstinaf yoluna başvuru süre tutum dilekçesinin sunulması ve X Asliye Ceza Mahkemesinin X K. Sayılı kararı ile müvekkil SSÇ hakkında verilen mahkumiyet kararının istinaf incelemesi neticesinde ‘kaldırılması’ ve yeniden yargılama yapılarak sanığın beraatine karar verilmesi istemidir.
AÇIKLAMALAR :
Mahkemenizde görülmekte olan davanın X tarihli kararı ile SSÇ X hakkında TCK md 141/1-e nitelikli hırsızlık suçundan mahkumiyet hükmü verilmiştir. Mahkemece verilen mahkumiyet hükmü usul, yasa ve içtihatlara aykırıdır.
Sanığın bir suçtan cezalandırılmasının temel koşulu , suçun kuşkuya yer vermeyen bir kesinlikle ispat edilmesidir.Gerçekleşme şekli kuşkuya tam olarak aydınlatılmamış olaylar ve iddialar sanığın aleyhine yorumlanarak mahkumiyet hükmü kurulamaz.Ceza mahkumiyeti, yargılama sürecinde toplanan kanıtların bir kısmına dayanılarak ve bir kısmı göz ardı edilerek ulaşılan ihtimali kanıya değil, kesin ve açık bir ispata dayanmalıdır. Yüksekte olsa bir olasılığa dayanılarak sanığı cezalandırmak, varsayıma dayanılarak hüküm vermek anlamına gelir bu da ceza yargılamasının en önemli amacı olan maddi gerçeğe ulaşmadan hüküm vermek olur bu hususta kabul edilemez.
Müvekkil üzerine atılı suçu işlememiştir. Tüm dosya kapsamı ve deliller değerlendirildiğinde müvekkil üzerine atılı suçu işlediğine dair somut delil bulunmamaktadır. İlk Derece Mahkemesi’nin müvekkil SSÇ Engin Solmaz ‘ın savunmalarını dikkate almaksızın sadece müştekinin soyut iddia ve beyanlarını esas alarak müvekkil SSÇ hakkında mahkumiyet kararı vermesi usul, yasa ve içtihatlara aykırıdır. Yerel mahkeme hem sanıkların hem de müştekinin açık adres vermesine rağmen kamera görüntülerine dahi başvurmayarak eksik inceleme ile mahkumiyet kararı vermiştir. İlk Derece Mahkemesi’nin öncelikle müvekkil hakkında beraat kararı vermesi gerekir. İlk Derece Mahkemesinin SSÇ hakkında mahkumiyet kararını esası yönünden istinaf ediyoruz.
Eksik İnceleme ile Hüküm Kurulamaz
Somut olayda katılan motosikletini ” X adreste bulunan X Kafe isimli işyerinin önüne park ettiğini” beyan etmiştir. Müvekkil SSÇ ve diğer sanıklar ile olay tutanağında söz konusu motosikletin X civarında bulunduğu ifade edilmiştir.
Katılan ve Sanıkların ifadeleri doğrultusunda kamera görüntüleri talep edilip, incelenebilirdi. Ne var ki; ne soruşturma aşamasında ne de kovuşturma aşamasında kamera görüntüleri istenmemiş ve incelenmemiştir. Sadece katılanın ifadesi doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Bu şekliyle maddi gerçeğe ulaşma noktasında eksik araştırma yapılarak yasaya aykırı karar verilmiştir.
Suç vasfının nitelendirilmesinde yanılgıya düşülmüştür.
Müvekkil SSÇ hakkında yapılan yargılamada müvekkilin eylemi TCK md 142/1- e kapsamında değerlendirilmiş ve cezalandırılmıştır. Kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için müvekkilin eylemini suç kapsamında değerlendirilecek olsa dahi “nitelikli hırsızlık” olarak tanımlanması mümkün değildir. Yerel mahkeme suç vasfının nitelendirilmesinde yanılgıya düşmüştür.
Açıkta bırakılan eşya;
Açıkta bırakılmış eşya, mağdurun yaşadığı özel alanlar dışında kalan cadde, sokak, park, bahçe, sahil kenarları ve bu gibi yerlere benzeyen halka açık yerlerde bırakılan eşyayı tarif etmektedir. Hırsızlık suçunun basit temel şekli, TCK md 141’de düzenlenen açıkta bırakılan eşya hakkındadır. Yerleşik Yargıtay kararlarına göre;
Sokak ve caddelerde kilitsiz olarak bırakılan bisikletlerin çalınması,
Suça konu otomobilin kontak anahtarı üzerinde ve çalışır vaziyette iken sanık tarafından çalınması şeklinde gerçekleşen eylemin TCK md 141/1. maddesinde tanımlanan basit hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfının nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek aynı Kanun’un 142/1-e maddesi gereğince nitelikli hırsızlık suçu çerçevesinde uygulama yapılması suretiyle fazla ceza tayini hukuka aykırıdır (Yargıtay 2. Ceza Dairesi – Karar:2017/7849).
Gibi durumlar basit hırsızlığın konusunu oluşturmaktadır.
Söz konusu olayda müvekkil ve diğer sanıklar motosikleti kilitsiz bir şekilde X sokak ortasında bulduklarını söylemişlerdir. Kilitsiz bir şekilde sokak ortasında bulunan motosikletin kullanılması kabul etmemekle birlikte basit hırsızlık olarak yorumlanmalıdır. Bu nedenle yerel mahkemenin suç vasfına yönelik değerlendirmelerini kabul etmiyor yasaya ve içtihatlara aykırı olan kararın bozulmasını talep ediyoruz.
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda arz ve izah ettiğimiz nedenlerle , dosya kapsamındaki tüm beyanlarımızı ve iddialarımızı dikkate alınarak, resen gözetilecek ve kamu düzeni nedeniyle görülecek hususlardan X Asliye Ceza Mahkemesinin X Sayılı kararı ile müvekkil SSÇ hakkında verilen mahkumiyet kararının istinaf incelemesi neticesinde ‘kaldırılması’ ve yeniden yargılama yapılarak SSÇ X beraatine karar verilmesini talep ederiz.
Saygıyla…
İstinaf Yoluna Başvuran
SSÇ Müdafii
0 Yorum