Sigortalılık Sürelerinin Çakışması

Sigortalılık Sürelerinin Çakışması

Türk sosyal güvenlik sisteminde aynı süre için birden fazla sigortalılığa izin veren bir düzenleme bulunmamaktadır. Buna gore, sigortalılık sürelerinin çakışması durumunda, hangi sigortalılığa geçerlilik tanınacağının belirlenmesi gerekir. 

Zorunlu sigortalı olunan dönemlerde, isteğe bağlı sigortalı olunması mümkün bulunmamaktadır. Çakışma durumunda, zorunlu sigortalılığa geçerlilik tanınması gerekir. 

Zorunlu sigortalılık süreleri yonünden, 5510 sayılı Kanun oncesinde, sadece 2926 sayılı Kanun’un (Tarım Bağ-Kur) 6. maddesinde, çakışan sigortalılık durumu düzenlenmiştir. Diğer sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi sigortalılık sürelerinin çakışması durumunda, hangi sigortalılığa üstünlük tanınması gerektiği içtihatlarla çozulmeye çalışılmıştır. 5510 sayılı Kanun’un 53. maddesinde ise, çakışan sigortalılık durumu açıkça düzenlenmiştir.

Her kanun, yürürlükte olduğu donemdeki uyuşmazlıklara uygulanır. Bu durumda, 5510 sayılı Kanun’un 53. maddesindeki düzenlemenin, yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihinden itibaren çıkacak uyuşmazlık sürelerine uygulanması gerekir. İncelemenin, 5510 sayılı Kanun’un yürürlük tarihi esas alınarak yapılacak bir ayrıma göre yapılması yerinde olacaktır. 

5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihi öncesi dönem yönünden çakışan zorunlu sigortalılık süreleri 

2926 sayılı Tarım Bağ-Kur Kanunu’nun sigortalılık süresinin sona ermesinin düzenlendiği 6. maddesinde, diğer sosyal güvenlik kuruluşları kapsamına tabi bir işte çalışmaya başlanması durumunda sigortalılığın sona ereceği belirtilmiştir. Bu durumda, zorunlu sigortalılık sürelerinin çakışması durumunda, diğer sosyal güvenlik kuruluşları kapsamındaki zorunlu sigortalılığa geçerlilik tanınması gerekir.

Hizmet sözleşmesine dayalı sigortalılık süresi (506 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalılık süresi) ile 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalılık sürelerinin çakışması durumunda; Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin içtihatlarından, baskın sigortalılığa üstünlük verilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Buna gore, sigortalının her iki çalışmasına gore kazançları karşılaştırılıp, geçimini daha çok hangi çalışmasına dayalı olarak sağlıyorsa, o sigortalılığa üstünlük tanınması gerekir. Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin içtihatlarında ise, onceden başlayan sigortalılığa üstünlük tanınması gerektiği gorüşü benimsenmiştir.

5510 sayılı Kanun dönemi yönünden çakışan zorunlu sigortalılık süreleri 

5510 sayılı Kanun’un, 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve sigortalılık hallerinin birleşmesini düzenleyen 53. maddesinin birinci fıkrasına gore, “sigortalının, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tabi olmasını gerektirecek şekilde çalışması halinde; oncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, -(c) bendi kapsamında çalışması yoksa- ilk once başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınarak sigortalı sayılır.” düzenlemesine yer verilmiş iken; 53 üncü maddenin birinci fıkrası, 6111 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesi ile değiştirilerek, “sigortalının 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statüleri ile (c) bendinde yer alan sigortalılık statüsüne aynı anda tabi olacak şekilde kanun kapsamına girmesi halinde oncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statülerine tabi olacak şekilde kanun kapsamına girmesi halinde ise aynı maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılır.” şeklinde düzenlenmiştir.

6111 sayılı Kanun’un yürürlük tarihlerini düzenleyen 125. maddesinin (b) bendinde, 33. maddenin, 25.02.2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımını takip eden ayın birinci gününde yürürlüğe gireceği belirtilmiştir. 

Yine, her kanunun, yürürlükte olduğu donemdeki uyuşmazlıklara uygulanacağı gozetildiğinde; 5510 sayılı Kanun doneminin de, kanunun ilk halindeki düzenlemenin yürürlükte bulunduğu 01.10.2008 – 01.03.2011 tarihleri arası donemin ayrı, yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 01.03.2011 tarihinden itibaren olan donemin ayrı olarak incelenmesi gerekir. 

Buna gore, 01.10.2008 – 01.03.2011 doneminde, sigortalılık sürelerinin çakışması durumunda; varsa, kanunun 4. maddesinin (c) bendi kapsalındaki (statü hukukuna tabi -memuriyete ilişkin-) sigortalılığa üstünlük tanınmalıdır. Statü hukukuna tabi bir sigortalılığın bulunmaması durumunda ise, hangi sigortalılık once başlamış ise, o sigortalılığa üstünlük tanımak gerekir. 01.03.2011 tarihinden itibaren ise; varsa, kanunun 4. maddesinin (c) bendi kapsamındaki (statü hukukuna tabi -memuriyete ilişkin-) sigortalılığa üstünlük tanınmalıdır. İlgilinin statü hukukuna tabi çalışmasının bulunmaması durumunda; varsa kanunun 4. maddesinin (a) bendi kapsamındaki (hizmet sozleşmesine dayalı) sigortalılığına üstünlük tanınmalıdır. (Y. 10. HD 08.02.2013 tarih ve 2011/17985 – 2013/1686 sayılı kararı) 

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir