Önceki boşanma davasının kabulü ile kesinleşmesi sonucu boşanma isteminin konusuz kalmasının devam eden boşanma davasının fer’i istekleri konusundaki taleplerine bir etkisi bulunmamaktadır
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı kocanın Türk Medeni Kanunun 166/son maddesine dayalı olarak açtığı davanın boşanma ile sonuçlanıp kesinleştiğinin; bu durum karşısında, davacı kadının kocanın davası sonuçlanmadan açılan bu davada boşanma istemi konusuz kalmış ve boşanma istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulması gerekirken, kadının davasının reddine karar verilmiş olması, hatalı olmakla birlikte kadının boşanmanın fer’i istekleri konusundaki taleplerine bir etkisi bulunmadığının anlaşılmasına göre davacının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Redle sonuçlanan ilk davayı açmak suretiyle boşanma nedeni yaratan koca, boşanmaya neden olan olaylarda tamamen kusurludur. Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür.
Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK.md,4 BK.md.42 ve 44) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. (Y2HD, 07.07.2011, E. 2010/11583, K. 2011/11730.)
Kaynak: https://www.yargitay.gov.tr/
0 Yorum