Yargılama sisteminde, yargılamaya düzen, tertip, disiplin getirmek ve yargı hizmetlerini çabuklaştırmak için hak kullanımlarını usûlî sürelere bağlamak tabii bir gerekliliktir.
Yasal (Kanuni) Süreler
Yasal süreler. Kanun koyucu tarafından tayin ve tespit olunan sürelerdir. Örneğin; davalarda cevap verme süresi (HMK. md. 127) ve temyiz süresi (HMK. md. 301/1) gibi.
Yasal süreler de, mahkeme için yasal süreler, taraflar için yasal süreler olmak üzere ikiye ayrılır.
Mahkeme İçin Yasal Süreler
Bu süreler, belli usûlî işlemlerin ifası için öngörülen müddetlerdir. Örneğin; mahkemece hüküm sonucunun tefhiminden itibaren 1 Ay Usul hukukunda taraflar için belirlenen yasal süreler, hem “kesinlik” Diğer bir ifadeyle, taraflar için düzenlenen kanuni müddetlere riayetsizlik, ilgili taraf aleyhine hak kaybı sonucu doğurur. Hâkim, yasal müddetlere ilgililerin riayet edip etmediklerini re’sen gözetir. Kanunda belirtilen istisnalar dışında hâkim, yasal süreleri eksiltemez, artıramaz. Yasal müddetleri azaltma ya da artırma ancak yasada açıkça belirtilen hallerde söz konusu olabilir. Örneğin, davalının cevap verme süresi, dava dilekçesini tebellüğünden itibaren 2 haftadır. Ancak haklı ve yerinde bir mazerete binaen talep üzerine ve bir defaya özgü bulunmak kaydıyla mahkemece, süre 1 ayı geçmemek üzere uzatılabilir, yani cevap için ilgiliye ek süre verilebilir (HMK. md. 127). Kısaca “takdirî süreler” denilen bu süreler, hâkimin belirlediği sürelerdir. Hâkim, yerine getirilecek işlemin niteliğine ve ilgili tarafın durumuna göre süreyi takdir eder. Takdiri süreler, ilke olarak kesin değildir. Hâkim, takdir ettiği süreleri, durum ve şartlara ve gerektirici sebeplere göre eksiltebileceği gibi arttırabilir de (HMK. md. 90/2). Hâkim, süre verirken kesin olduğunu belirtmemişse, süreyi geçiren taraf ikinci kez süre isteyebilir ya da uzatma talep edebilir(HMK. md. 94/2). Ancak, hâkimin talep üzerine vereceği ikinci süre -kesin olduğu- belirtilmemiş olsa bile- her halükârda kesindir, yeniden süre verilmez(HMK. md. 94/2). Kesin süre içinde yapılması gereken işlemi süresinde yapmayan taraf, o işlemi yapma hakkını kaybetmiş olur (HMK. md. 94/3). Bu itibarla mahkeme, kesin süre verirken ihtarda bulunmalı, kesin süre içinde yerine getirilecek işlemi de açık ve tereddütsüz biçimde açıklamalı ve tebliğ (ya da yüze karşı tefhim) etmelidir. Kesin sürelere riayetsizlik durumu hâkimi de bağlar. Verilen kesin süreyi geçiren taraf, söz gelimi delillerini sunmamış ise, davasını ispat edemediğinden mahkemece davasının reddine kararı verilir. Kesin süre içinde yerine getirilmesi gereken işlemi yapmamak sadece ilgili tarafı etkiler. Süre geçirimi sebebiyle oluşan hak kaybı, davanın karşı tarafını etkilemez. Süreler, ya taraflara tebliğden itibaren ya da (yasada belirtilen hallerde) tefhimden (yüze karşı bildirimden) itibaren işlemeye başlar (HMK. md. 91). Sürelerin başlaması ve bitimi, “Gün”, “Hafta”, “Ay” ve olarak belirlemeye göre farklılıklar taşımaktadır. Gün olarak belirlenen sürelerde, tebliğ edilme ya da tefhim edilme günü hesaba katılmaz. Süre, son günün son mesai saatinde biter. Örneğin, Salı günü tebliğ edilen bir işleme ilişkin 3 günlük süre, Cuma günü mesai bitiminde sona erer. Hafta olarak belirlenen sürelerde müddet, sürenin başladığı güne, izleyen (son) hafta içindeki karşılık gelen günün mesai bitim saatinde sona erer (HMK. md. 92/2). Örneğin, Çarşamba günü Süre, Ay olarak belirlenmişse, sürenin işlemeye başladığı güne, son ay içindeki karşılık gelen günün mesai bitiminde süre son bulur. Süre, Yıl olarak belirlenmişse, başladığı güne, son yıl içinde tekabül eden günün tatil saatinde biter (HMK. md. 92/2). Örneğin, 12 Eylül 2014’de başlayan bir yıllık süre, 12 Eylül 2015’de mesai saati
içinde “Gerekçeli Karar”yazılmalıdır (HMK. 294/4). Ancak, bu işlem, öngörülen süre geçtikten sonra da yerine getirilse geçerlidir. Ne var ki, böyle durumlarda Taraflar İçin Yasal Süreler
Mahkemece Takdir Edilen Süreler
Sürelerin Hesaplanması
Gün Olarak Belirlenen Süreler
Hafta Olarak Belirlenen Süreler
başlayan bir haftalık süre, izleyen haftanın Çarşamba gününün mesai bitim saatinde son bulur.Ay Olarak Belirlenen Süreler
Sürenin bittiği ayda, başladığı güne tekabül eden bir gün yok ise, süre, ilgili Yıl Olarak Belirlenen Süreler
bitiminde sona erer.
0 Yorum