Vergi Borcunun Terkini Davası

Vergi Borcunun Terkini Dava Dilekçesi

ADANA ( ) NÖBETÇİ VERGİ MAHKEMESİ

SAYIN HAKİMLİĞİNE

DAVACI        :

ADRES           :

VEKİLİ          :

 ADRES           :

DAVALI         : X KURUMLAR VERGİ DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ

ADRES           :

KONU   :Yukarıda ana takip dosya numaralarını belirttiğimiz vergi borçlarına ait ödeme emirlerini, İstanbul Gelir İdaresi Başkanlığının Boğaziçi Kurumlar Vergisi Müdürlüğünden ekte sunduğumuz dilekçe ile görüleceği üzere, tarafımıza tebliğ edilmesi istenmiş olup, cevap olarak tarafımıza ilgili ödeme emirlerinin tebliğ edilmiş olduğunu beyan etmiş iseler de tebliğ edilen ödeme emirlerinin bir suretinin tarafımıza temin etmeleri mümkün olmamış ve buna dair sadece tebliğ tarihi ve tebliğ şekli içeren bir suret tarafımıza verilmiştir.

Öncelikle talebimiz Gelir idaresi Başkanlığının tarafımıza tebliğ edilmiştir dediği, yukarıda ana takip numarası belli vergi borçlarına ait ödeme emirlerinin birer suretini mahkemeniz dosyasına alınarak, tüm borçların zamanaşımına uğradığından bahisle silinmesi için gereğinin yapılmasını, borçlarının terkinine karar verilmesi, aksi takdirde vergi borçlarının tebliğ edildiğine dair bir ödeme emri tespit edilemezse ödeme emirlerinin tarafımıza tebliğ edilmesine karar verilmesi talebimiz hakkında.

AÇIKLAMALAR

1-) Sayın Mahkeme nezdiniz de açmış olduğumuz bu davadan önce, yukarıda belirtilen ana takip numaralı vergi borçlarının tarafımıza tebliğ edilmemiş olan ödeme emirlerinin zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle silinmesini İstanbul 8.Vergi Mahkemesi ……. Esas sayılı davamızda talep etmiş isek de tebliğ olmadığını beyan ettiğimiz ana takip numarası belli vergi borçlarına ait ödeme emirlerinin dava dilekçemizde tarih ve sayısı yazılmak suretiyle belirtmek mümkün olmadığından ilgili mahkemedeki davamız ret edilmiştir.

Bu sebeple huzurunuzdaki açmış olduğumuz davamızın öncesinde ana takip numarası belli olan vergi borçlarına ait ödeme emirlerinin akıbeti hakkında Boğaziçi Vergi Dairesinden dilekçe ile bilgi talep edilmiştir.

2-) Dava dayanaklarından olan 26.11.2018 tarihinde Boğaziçi Kurumlar Vergi Dairesi Müdürlüğüne ekte sunduğumuz (başvuru numarası 2018112676Amy5638709) dilekçemizde yazdığımız üzere yukarıda ana takip numarasını belirttiğimiz vergi borçları 1993, 1994 ve 1996 yıllarına ait vergi borçlarıdır.

Bu nedenle borçların eski dönem tarihli olduğu hususu göz önünde bulundurulduğunda 6183 Sayılı AATUHK ve 213 Sayılı V.U.K hükümlerine göre uzun süre önce zamanaşımına uğramıştır.

1993, 1994 ve 1996 tarihlerinden sonra yasal süreler geçirilmesine rağmen şirkete borçla ile ilgili hiçbir tebligat çıkarılmamış olup, bununla ilgili herhangi bir evrak mevcut değildir.

Ekte emsal olarak sunduğumuz İstanbul 1.Vergi Mahkemesi 2017/1107 Esas sayılı ve İstanbul 1.Vergi Mahkemesi 2017/1485 Esas sayılı dosyaların gerekçeli kararında görüleceği üzere aynı tarih aralığındaki vergi borçlarına ait ödeme emirlerinin zamanaşımı nedeniyle iptallerine karar verilmiştir.

Bu nedenledir ki yukarıda ana takip numaralarını belirttiğimiz müvekkil şirkete ait olan vergi borçlarının zamanaşımı sebebiyle silinmesini içeren talebimiz ile Boğaziçi Vergi Müdürlüğüne dilekçe ile başvurup talep etmemize karşın 27.11.2018 tarihinde yazımıza cevaben ”Kayıtlarımızın tetkikinde 27.11.2018 tarih itibariyle dairemize olan borçlarınızın kendi vermiş olduğunuz beyannamelerden kaynaklandığı, zaman aşımına ilişkin söz konusu vergi borçlarınıza karşılık ödemelerin bulunduğu ayrıca söz konusu vergi borçları için 19.11.2014 tarih ve 34454 sayılı dilekçeniz ile 6552 Sayılı Kanuna göre tecil ve taksitlendirme talebinizin olması nedeni ile ilgili borçlarınızın zaman aşımını kesen haller mevcut olduğundan terkin talebiniz yerine getirilememiştir.” denmiştir.

Bu açıklamayı kabul etmek mümkün değildir, kanunun mükellefler lehine uyguladığı zaman aşımını içeren kanun maddesi gereği gereken koşul müvekkil şirket için oluşmuş olup, kanun maddesi bu kadar netken vergi borçlarının silinememesi haksızlık içermekte, zaman aşımını kesen haller söz konusu olmamaktadır yukarıda belirtilen vergi borçlarının zaman aşımı nedeniyle işleme alınmayıp silinmesi gerekmektedir.

3-) Şöyle ki; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 154.maddesinde; “Aşağıdaki durumlarda zamanaşımı kesilir: Borçlu borcu ikrar etmişse, özellikle faiz ödemiş veya kısmen ifada bulunmuşsa ya da rehin vermiş veya kefil göstermişse, alacaklı, dava veya def’i yoluyla mahkemeye veya hakeme başvurmuşsa, icra takibinde bulunmuşsa ya da iflas masasına başvurmuşsa” düzenlemesi yapılmıştır.

6183 sayılı Kanunun “Zamanaşımının kesilmesi” başlıklı 102.maddesinde ise; “Aşağıdaki hallerde tahsil zamanaşımı kesilir:

  1. Ödeme,
  2. Haciz tatbiki,
  3. Cebren tahsil ve takip muameleleri sonucunda yapılan her çeşit tahsilat,
  4. Ödeme emri tebliği,
  5. Mal bildirimi, mal edinme ve mal artmalarının bildirilmesi,
  6. Yukarıdaki 5. sırada gösterilen muamelelerden herhangi birinin kefile veya yabancı şahıs ve kurumlar mümessillerine tatbiki veya bunlar tarafından yapılması,
  7. İhtilaflı amme alacaklarında kaza mercilerince bozma kararı verilmesi,
  8. Amme alacağının teminata bağlanması,
  9. Kaza mercilerince icranın tehirine karar verilmesi,
  10. İki amme idaresi arasında mevcut bir borç için alacaklı amme idaresi tarafından borçlu amme idaresine borcun ödenmesi için yazı ile müracaat edilmesi.
  11. Amme alacağının özel kanunlara göre ödenmek üzere müracaatta bulunulması ve/veya ödeme planına bağlanması.”

Şeklinde zamanaşımını kesen haller sınırlı biçimde sayılmıştır.

Yukarıda yer alan 6098 sayılı Kanun ile 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre taksitlendirme talebi ise icra işlemi niteliğinde olmadığından zamanaşımını kesmemektedir.

4-) Ekte sunmuş olduğumuz 15.03.2019 tarih ve 873792 sayılı dilekçemiz ile yine Boğaziçi Vergi Dairesi Kurumlar Müdürlüğüne dilekçe ile başvurarak ”YUKARIDA BELİRTİLEN ÖDEME EMİRLERİNİN TARAFIMIZA TEBLİĞE ÇIKARILMASINI TALEP ETMİŞ BULUNMAKTAYIZ”.

Dilekçemize karşı cevaben 22.03.2019 tarih ve 237574 sayılı kurum cevap yazsında ise

Kayıtlarımız tetkikinde söz konusu dairemiz mükellefi hakkında ilgili dönemlere ilişkin ödeme emirleri mükellefe tebliğ edildiği anlaşıldığından tarafınıza tekrardan tebliğ edilme durumu bulunmamaktadır,” denmiştir.

BAHSE KONU VERGİ BORÇLARI TARAFIMIZA TEBLİĞ EDİLDİĞİNDEN BAHİSLE TEKRAR TEBLİĞ ETMENİNİN MÜMKÜN OLMAYACAĞINI BELİRTMİŞLERDİR.

Bu kurum cevap yazısına karşılık 27.03.2019 tarih ve 1036845 sayılı dilekçemiz ile tebliğ edildiğini beyan edilen ana takip numaralı dosyaların tebliğ bilgisini içeren açıklamalı şekilde bilgi edinme talep edilmiş olup bu talep içeren dilekçemize karşılık 09.04.2019 tarih ve 284712 sayılı kurum dilekçesi ile cevap vererek;

Kayıtlarımızın tetkikinde dairemize olan borçlarına istinaden düzenlenen ve tebliğ edilen ödeme emirlerinin listesi yazımız ekinde eklenmiştir, demiştir.

Yukarıda bahsi geçen ana takip numaralı vergi borçların tarafımıza tebliğ edildiğini gösteren ek liste sunmuşlardır.

5-) Ödeme emirlerinin tebliğ edildiğini gösteren bu ek liste sadece tebliğ tarihi ve tebliğ şeklini içeren bir evrak olup, kurumca tarafımıza tebliğ edildiğini beyan edilen ödeme emirlerine ait herhangi bir suret tarafımıza temin edememişlerdir.

Bu sebeple tarafımıza tebliğ edildiği beyan edilen ödeme emirlerinin öncelikle Boğaziçi Kurum Müdürlüğünden birer sureti istenerek, zaman aşımına uğrayan ödeme emirlerinin terkinine karar verilmesini aksi takdirde tespit edilemeyen ödeme emirleri mevcut ise yukarıda takip numarası yazılı ödeme emirlerinin tarafımıza tebliğe çıkarılmasına karar verilmesini isteme zaruriye ti doğmuştur.

6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil usulü hakkında kanunun zamanaşımı 102.maddesinde amme alacağının vadesinin rastladığı takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrayacaktır.

Talep edilen vergi borçları 1993, 1994 ve 1996 yılları arasında olduğundan dolayısıyla ilgili yıllarda vergi ve cezalar için vadesini takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içerisinde söz konusu vergi ve cezaların zamanaşımına uğradığı sonucuna ulaşılmaktadır.

SONUÇ VE İSTEM: Yukarıda ayrıntıları ile açıklandığı üzere; davanın kabulüne, ana takip numaralı vergi borçlarının zaman aşımı nedeniyle terkinine, aksi takdirde tespit edilemeyen ödeme emirlerinin tebliğe çıkarılmasına, dava giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, Saygılarımızla arz ederim. tarih

                                                                                         DAVACI VEKİLİ

                                                                             

Ek1: İstanbul 1.Vergi Mahkemesi 2017/1107 Esas Sayılı Mahkeme ilamı

Ek2: İstanbul 1.Vergi Mahkemesi 2017/1485 Esas Sayılı Mahkeme ilamı

Ek3: Gelir İdaresi Başkanlığına Başvuru Dilekçesi15.03.2019 tarihli

Ek4: Gelir İdaresi Başkanlığı Cevabı Yazısı22.03.2019 tarihli

Ek5: Gelir İdaresi Başkanlığına Başvuru Dilekçesi 27.03.2019 tarihli

Ek6: Gelir İdaresi Başkanlığı Cevabı Yazısı 09.04.2019 tarihli

Ek7: Vekaletname

 

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir