Özet: Genel vekâlette özel yetkinin ispatı gerekir.
Müvekkil olan davalı, savunmasında; umumi vekili olan davacıya icra kovuşturması için bir direktif vermediğini bildirmiştir.
Vekilin elinde bulunan genel vekâletname ile müvekkili adına icra kovuşturması yapması halinde, iş ilişkiler yönünden ve uyuşmazlığı önlemek üzere genellikle özel bir yetki aldığını, bu yetkinin kovuşturma konusunda gerekli talimattan ibaret bulunduğunu belgelendirmesi icap eder. Çünkü uyuşmazlık halinde talimatın o yolda verildiğinin ispatı yükü vekile düşer.
Ancak olayda olduğu gibi kovuşturmaya esas olan belgenin vekile verilmiş olması, kovuşturma talimatının da verildiğinin karinesi sayılmak gerektir. Bu halde ispat yükü müvekkile düşer. Fakat vekil ve müvekkil kovuşturmaya esas olan belgenin önceden beri vekilde durduğunda birleşmişler; buna rağmen, vekil, kendisine telefon ile kovuşturma talimatı verildiğini ileri sürmekle, ispat yükünü üzerine alacak yeni bir olay ileri sürmüştür. Bu durumda, kendisine ayrıca talimat verildiğini ileri sürdüğü olay dolayısıyla ispat ile yükümlü durumdadır.
O halde mahkemenin bu özel durum itibariyle davacıya ispat ettirilmesi gerekir. Hükmün BOZULMA SINA karar verildi (Y. 4. HD. 12.11.1965 T. 7441 E. 5786 K.)
0 Yorum