Çocuğu boğmaya kalkışmak fiziksel şiddet oluşturmakla boşanma sebebidir
Mahkemece; davacı-davalının ev işlerini yapmadığı, çocuğuna ve eşine gerekli ilgi ve sevgiyi göstermediği, çocuğunu boğmaya ve intihara kalkıştığı sabit kabul edilmiş, bu durumun bunalım geçirmesinden kaynaklandığı davranışlarının iradi olmadığı sebebiyle boşanma davasının reddine karar verilmiştir. Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinden verilen 9.2.2010 tarihli sağlık kurulu raporunda davacı-davalıya “reaktif depresyon” tanısı konulduğu, akli dengesinin akıllıca yaşam sürdürmek için yeterli olduğu, iradesinin verdiği kararlar ve hareketleri üzerinde etkili olduğu, basit düzeydeki ruhsal deprasyonun vesayeti gerektirmediği bildirilmiştir.
Raporda yer alan bu açıklamalar karşısında davacı-davalının eylemlerinin iradi olmadığı kabul edilemez. Davacı-davalının intihara ve çocuğunu boğmaya kalkıştığı, ev işlerini yapmadığı çocuğuna ve eşine gerekli ilgi ve sevgiyi göstermediği toplanan delillerle anlaşıldığına göre, bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davalı-davacı (koca) dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanma davasının kabulü ile boşanmaya (TMK.md 166/1) karar verilecek yerde yetersiz gerekçe ile boşanma davasının reddi doğru bulunmamıştır. (Y2HD, 20.06.2011, E. 2010/9587, K. 2011/10887.)
Kaynak: https://www.yargitay.gov.tr/
0 Yorum