CMK Madde 180
Ceza Muhakemesi Kanunumuzun 180. maddesi şu şekildedir:
Tanık ve bilirkişinin naiple veya istinabe yoluyla dinlenmeleri
Madde 180 – (1) Hastalık veya malullük veya giderilmesi olanağı bulunmayan başka bir nedenle bir tanık veya bilirkişinin uzun ve önceden bilinmeyen bir zaman için duruşmada hazır bulunmasının olanaklı bulunmayacağı anlaşılırsa, mahkeme onun bir naiple veya istinabe yoluyla dinlenmesine karar verebilir.
(2) Bu hüküm, konutlarının yetkili mahkemenin yargı çevresi dışında bulunmasından dolayı getirilmesi zor olan tanık ve bilirkişinin dinlenmesinde de uygulanır.
(3) Davayı görmekte olan mahkeme, zorunluluk olmadıkça, büyükşehir belediye sınırları içerisinde bulunan şikayetçi, katılan, sanık, müdafi veya vekil, tanık ve bilirkişilerin istinabe yoluyla dinlenmesine karar veremez.
(4) İstinabe olunan mahkeme, büyükşehir belediye sınırları içerisinde ise, ilgililer kendi yargı çevresinde bulunmasa da büyükşehir belediye sınırları içerisinde yerine getirilmesi gereken istinabe evrakını geri çevirmeksizin gereğini yapar.
(5) Yukarıdaki fıkralar içeriğine göre tanık veya bilirkişinin aynı anda görüntülü ve sesli iletişim tekniğinin kullanılması suretiyle dinlenebilmeleri olanağının varlığı halinde bu yöntem uygulanarak ifade alınır. Buna olanak verecek teknik donanımın kurulmasına ve kullanılmasına ilişkin esas ve usuller yönetmelikte gösterilir.
Başlık
CMK’nın 180. maddesinin ait olduğu bölüm başlık ismi şu şekildedir: ÜÇÜNCÜ KİTAP: Kovuşturma Evresi – BİRİNCİ KISIM: Kamu Davasının Yürütülmesi – BİRİNCİ BÖLÜM: Duruşma Hazırlığı
Madde başlığı şu şekildedir: Tanık ve bilirkişinin naiple veya istinabe yoluyla dinlenmeleri
Gerekçe
Ceza Muhakemesi Kanunumuzun 180. maddesinin gerekçesi şu şekildedir:
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ncı maddesinde yer alan “adil yargılama” ve “sözlülük” ilkeleri gereği ve bu konuda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları doğrultusunda; esas hakkında hükmü verecek olan mahkemenin tanığı (ve özellikle sanığı) bizzat kendisinin duruşmada dinlemesi zorunludur.
Maddede bu kuralın kabul edilebilen ender istisnalarından birisi düzenlenmiştir. Madde gereğince tanık veya bilirkişinin naiple veya istinabe yoluyla dinlenebileceği haller şunlardır:
1. Hastalık veya malullük veya giderilmesi olanağı bulunmayan bir nedenle tanık veya bilirkişinin uzun veya önceden bilinmeyen bir zaman için duruşmada hazır bulunamayacağının anlaşılması,
2. Tanık veya bilirkişinin konutlarının uzak bulunmasından dolayı davet edilmelerinin zor olması.
Maddenin dördüncü fıkrasında, davaların uzamasına neden olan bir uygulamayı ortadan kaldırmak amacı ile, istinabe edilen ilgili mahkemenin, büyükşehir belediye sınırları içerisinde kendi yargı çevresinde bulunmasa bile, istinabe evrakını geri çeviremeyeceği ve gereğini yapacağı açıklanmış ve üçüncü fıkrada da ayrıca büyükşehir belediye sınırları içerisinde bulunan şikayetçi, katılan, sanık, avukat, tanık ve bilirkişilerin istinabe yolu ile değil, doğrudan davet edilerek dinlenecekleri hükmü getirilmiştir.
Tanık veya bilirkişinin istinabe yoluyla dinlenmelerinden doğabilecek sakıncaları ortadan kaldırmak veya en aza indirmek için, esas hakkında hükmü verecek mahkemece de görüntülü biçimde izlenip soruların da sorulabileceği video marifetiyle yayın yönteminin olanak bulundukça uygulanması gerekli görülmüştür. Bu sistemin, nasıl kurulup işletileceğine ve buna olanak verecek teknik donanımın kurulmasına ve kullanılmasına ilişkin esas ve usuller yönetmelikte düzenlenecektir.
ADALET KOMİSYONU RAPORU
Tasarının 186 ncı maddesinin beşinci fıkrası gereksiz görülerek metinden çıkarılmış ve madde redaksiyona tabi tutulmuş ve 180 inci madde olarak kabul edilmiştir.
TBMM Kabul Metni
Kanun maddesi mecliste tartışılırken şu konuşmalar geçmiştir:
180 inci maddeyi okutuyorum:
Tanık ve bilirkişinin naiple veya istinabe yoluyla dinlenmeleri
MADDE 180. – (1) Hastalık veya malûllük veya giderilmesi olanağı bulunmayan başka bir nedenle bir tanık veya bilirkişinin uzun ve önceden bilinmeyen bir zaman için duruşmada hazır bulunmasının olanaklı bulunmayacağı anlaşılırsa, mahkeme onun bir naiple veya istinabe yoluyla dinlenmesine karar verebilir.
(2) Bu hüküm, konutlarının yetkili mahkemenin yargı çevresi dışında bulunmasından dolayı getirilmesi zor olan tanık ve bilirkişinin dinlenmesinde de uygulanır.
(3) Davayı görmekte olan mahkeme, zorunluluk olmadıkça, büyükşehir belediye sınırları içerisinde bulunan şikâyetçi, katılan, sanık, müdafi veya vekil, tanık ve bilirkişilerin istinabe yoluyla dinlenmesine karar veremez.
(4) İstinabe olunan mahkeme, büyükşehir belediye sınırları içerisinde ise, ilgililer kendi yargı çevresinde bulunmasa da, büyükşehir belediye sınırları içerisinde yerine getirilmesi gereken istinabe evrakını geri çevirmeksizin gereğini yapar.
(5) Yukarıdaki fıkralar içeriğine göre tanık veya bilirkişinin aynı anda görüntülü ve sesli iletişim tekniğinin kullanılması suretiyle dinlenebilmeleri olanağının varlığı hâlinde bu yöntem uygulanarak ifade alınır. Buna olanak verecek teknik donanımın kurulmasına ve kullanılmasına ilişkin esas ve usuller yönetmelikte gösterilir.
BAŞKAN – Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler… Etmeyenler… Kabul edilmiştir.