Taksirle Adam Öldürme Savunma Dilekçesi

YARGITAY İLGİLİ  CEZA DAİRESİ BAŞKANLIĞI’NA

GÖNDERİLMEK ÜZERE

ADANA 3. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ ‘NE

Dosya No :

Karar No: 

TEMYİZ EDEN

SANIK:

MÜDAFİİ :

MÜDAHİL:

VEKİLİ:

 TEBLİĞ TARİHİ:

KONU: Adana Asliye Ceza Mahkemesi … Sy kararının BOZULMASI ve müvekkil üzerine atılı suçu işlemediğinden yapılacak yargılama neticesinde müvekkil …’in BERAATİNE karar verilmesi istemlidir.

AÇIKLAMALAR:

Müvekkil …. Müteveffa …….’a karşı taksirle ölüme neden olma suçunu işlediği iddiası ile mahkemenizin 31/05/2013 tarih ve 2012/… esas, 2013/ sayılı kararı ile 1 yıl 8 ay hapis cezası verildiği ve verilen cezanın Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına karar verildiği, kararın19/07/2013 tarihinde kesinleştiği, sanığın 5 yıllık denetim süresi içerisinde … Asliye Ceza Mahkemesinin 30/06/2015 tarih ve 2013/…. esas sayılı dosyasına konu ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma suçunu işlemesi ve bu suçtan verilen mahkumiyetin 12/05/2015 tarihinde kesinleşmesi üzerine mahkemenize ihbarda bulunulduğu, denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediği anlaşılan sanık hakkında mahkemenizin 31/05/2013 tarih ve 2012/…. esas, 2013/…. sayılı kararı ile verilen hükmün açıklanmasına karar verildiği, ancak müvekkil ………. sevk ve yönetimindeki …… plaka sayılı kamyonu ile … ilinden Tatvan ilçesine doğru Bitlis Merkez Nur Caddesinde yolun sağında yürüyen müteveffa Şemsettin Savaş’a çarpması sonucu müteveffanın yere düşerek kamyonun arka tekerleğinin altında kalarak öldüğü, müvekkil ………’in alınan beyanında olayda herhangi bir kusurunun olmadığını beyan ettiği, dosyanın kül halinde Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesine gönderildiği ve buraca düzenlenen raporda, meydana gelen kazada müteveffa …….’ın asli, sanık ………….’in ise tali kusurlu olduğunun bildirilmesi üzerine  atılı suçu işlediği iddiasıyla cezalandırılması yoluna gidilmiş, dosya içerisinde bulunan bilirkişi raporlarından da anlaşılacağı üzere müteveffa  taşıtlara ayrılmış yolun içinden yürüyerek adeta ölüme davetiye çıkarmıştır, adli tıp raporlarıyla ve kamera görüntüleriyle de sabittir ki müvekkilim hız sınırını yada müteveffa karşıdan karşıya geçerken çarpmamış, müteveffa yolun içinden taşıtların seyir halinde olduğu bir yol içinde yürümüş ve sonucunda da ölümle neticelenen bu kaza meydana gelmiştir, müvekkilimin müteveffaya yönelik bir kasıt yada gördükten sonra durmama frene basmama gibi bir durum söz konusu değildir, bilindiği üzere kamyonların görüş alanı diğer otomobil cinsi araçların görüş alanından çok farklıdır, kamyon şoförlerinin yerden yüksekliği yaklaşık 1,20 ile 1,60 arası bir yüksekliğe sahip yani yaklaşık bir insan boyu yüksekliğe sahiptir, dolaysıyla müteveffayı görme imkanı olmamıştır. Müvekkilimin sevk ve idaresindeki araç bir otomobil olduğunu varsaydığımızda  müteveffanın otomobilin sağ arka tekerliğinin altına girmesi çok anormal bir durum olarak karşılanabilir, ancak söz konusu araç bir kamyon olduğunda burada verilecek kusur oranları hesaplanırken aracın yüksekliği boyu ve görüş alanı raporda hiç dikkate alınmadığı görülecektir, aslında müvekkilimiz tamamen kusursuz ve müteveffa ağır kusurludur. Müteveffanın ağır kusuru nedeniyle müvekkilimizin cezalandırılması hukuka aykırıdır, kazanın gerçekleşmesinin ardından müvekkil aracını kenara çekerek hemen 112 acil servisi aramış ve maktul ile ilgilenmiştir. Elinde olmayan nedenlerle ve maktulün kusuruyla gerçekleşen kazanın sonuçlarını telafi edebilmek için elinden gelen her şeyi yapmıştır. Müvekkil elinden gelen her şeyi yapmasına rağmen kusurlu olmadığı halde cezalandırılmış vaziyettedir.

Netice itibariyle müvekkilin de manen bedel ödemesine neden olan bu  hadise , maalesef müteveffa  şemsetin savaşın ağır kusuru nedeniyle gerçekleşmiştir. Müvekkil yasal hız sınırları içerisinde, hiçbir kural ihlali olmaksızın ve özen yükümlülüklerine yerine getirerek hareket etmiştir. Elim hadisenin gerçekleşmemesi için müvekkil elinden gelen her  şeyi yapmıştır ve suçsuzdur. Bu hususlar dosya içerisindeki bilirkişi raporları ve kamera görüntüleriyle sabit olmasına rağmen müvekkil hakkında hukuka aykırı şekilde hüküm tesis edilmiştir.

İSTEM SONUC                   : Yukarıda açıklanan ve Yüksek mahkemece re’sen göz önüne alınacak sebeplerle, temyiz dilekçemizin kabulüyle Yerel Mahkeme kararının BOZULMASINA karar verilmesi saygılarımla arz olunur.

Temyiz Eden  Sanık Müdafii

Yazar Hakkında: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir