ASLİYE CEZA MAHKEMESİ’NE
DOSYA NO: | |
SANIK: | |
MÜDAFİİ: | |
KATILAN: | |
KONU: | 12.11.2022 tarihli mütalaaya ve dosya esasına karşı yazılı savunmamızı içerir dilekçemizdir. |
AÇIKLAMALAR
Müvekkilim, yargılamanın tüm aşamasında suçu işlemedeğini , kesinlikle şahsı hedef alarak hakaret etmediğini şahsı tanımadığını beyan etmiştir. Sadece kasten işlenmesi mümkün olan hakaret suçunu işlediğinden bahisle mahkumiyet kararı verilmesi usul ve yasalara aykırıdır. Sayın Savcı mütalaasında olay tarihinde katılana hitaben şeklinde kanaat oluşturarak mütalaasını hazırlamıştır. Bu tweet kesinlikle katılana yönelik atılmış bir tweet değildir. Müvekkil tarafça katılan tweete etiketlenmemiş ve katılanın ismi yada kullanıcı adı yorumlarda gözükmemektedir. Katılan dilekçesinde dahi sadece tweet ekran görüntüsü alınarak şikayetçi olunmuştur. Anılı tweette müştekinin kullanıcı adı geçmemektedir. Başka hiçbir delil olmadan, salt katılan müvekkilin kendi hesabından kimseyi hedef göstermeksizin attığı tweetini gösterdiği ekran görüntüsü esas alınarak hüküm tesis edilmesi, şüpheden sanık yararlanır ilkesine aykırılık teşkil etmektedir. Ortada tweetin muhattabı konusunda dahi ciddi bir belirsizlik söz konusudur. Bu noktada özellikle katılan tarafından sunulan şikayet dilekçesinin de mahkemenizce incelenilmesini talep ediyoruz.
Yerel mahkeme, sadece katılan dilekçesini esas alıp başka hiçbir delil araştırması yapmadan, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde etmeden, eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm tesis etmiştir. Şöyle ki;
TCK 129/3’te açıkça yazıldığı üzere;
Hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi halinde, olayın mahiyetine göre, taraflardan her ikisi veya biri hakkında verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.
CMK 223/4 ’te ise;
İşlenen fiilin suç olma özelliğini devam ettirmesine rağmen;
a) Etkin pişmanlık, b) Şahsî cezasızlık sebebinin varlığı,c) Karşılıklı hakaret, d) İşlenen fiilin haksızlık içeriğinin azlığı, dolayısıyla, faile ceza verilmemesi hallerinde, ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilir.
Müvekkilin Siber Suçlarla Mücadele Araştırma Raporu kapsamlı olsaydı anlaşılacaktır ki müvekkil Kemal Kılıçdaroğlu’nun tweetine yorum yapan kullanıcı adı değişik sadece isim benzerliği söz konusu olan başka 3. bir şahsın Kemal Kılıçdaroğlu’na evladıma dokunma terörist tarzındaki hakaret yaklaşımı içeren tweetine yönelik “Ulan sürtük senin o sidikli çocuklarini Kemal Kilicdaroglu napsin? Çorum memleketimdir ama bunun gibi çok cahil yobaz barindirir 40 kere anlatsaniz anlamazlar”. Tweetini kimseyi etiketlemeksizin ve hedef almaksızın kendi sayfasından atmış ardından tweete muhatap şahıs tarafça müvekkile hakaretler söz konusu olmuştur. Ve ardından tüm tweetler kaldırılmıştır. Somut olayda karşılıklı hakaret olma durumu irdelenmemiştir. Tweetlerin hepsi incelenmemiştir.
Müvekkilin bu tweeti müştekiyi ve müştekinin kişilik haklarını hedef almadığı 3. Bir şahıs tarafından dile getirilen siyasi bir fikrin eleştirisinden ibarettir. Bu yorumu yaparken daha önce hiç tanımadığı müştekiyi değil vatanına ve milletine bağlı her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı gibi tamamen video içeriğini ve videoda ortaya konulan fikri gözetmiştir.
Müvekkilin müştekiyi daha önceden hiçbir şekilde tanımadığı , dolayısı ile müştekinin şahsını ve kişilik haklarını hedef almasının asla söz konusu olamayacağı gözetilmelidir. Aşamalarda vermiş olduğu ifadelerde de şikayete konu “Ulan sürtük senin o sidikli çocuklarını Kemal Kılıçdaroğlu napsın? Çorum memleketimdir ama bunun gibi çok cahil yobaz barındırır 40 kere anlatsanız anlamazlar” tweetini sarf ettiğini inkar etmemiş ve kolluk kuvvetleri ve yargılama makamlarına yardımcı olmaya çalışmıştır. Müvekkil kastını aşan yorum yaptığının farkında ve pişmandır. Yalnız tekrar etmekte fayda görüyoruz ki bu tweet hiçbir şahsa yönelik atılmamış, müvekkilin kendi sayfasından kimse etiketlenmeksizin atılmıştır. Bu yönüyle Sayın Savcı mütalaasındaki ”katılana yönelik” olduğu kanaatini asla kabul etmiyoruz.
Karşı tarafın bahse konu olayla ilgili tek eylemi suç duyurusunda bulunmaktır. Katılanın şikayet dilekçesinden bu yana hiçbir duruşmaya katılmaksızın mazeret dilekçesi vermesi, mazeret dilekçesini hiçbir zaman belgelendirmemesi haline de yine itiraz etmekteyiz. Katılma talebini suçtan zarar görme olgusu olmadığından ve katılanın dosyayı aydınlatma adına dahi duruşmaya gelmediğinden katılma talebini kabul etmiyoruz.
Müvekkilim yıllardır kamuda görevli doktor olup evvelce sabıka yada arşiv kaydı bulunmamaktadır. İşbu olay içerisinde olmaktan utanan ve tweeti atmış olmaktan ziyadesiyle pişmandır. Duruşmada 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına karar verilmesine de bu kapsamda itiraz ediyoruz.
SONUÇ : Yukarıda belirtmiş olduğumuz nedenler ve resen gözetilecek nedenler ile Savunmalarımızı tekrar eder , Müvekkilimin beraatine veya aksi kanaatte lehine karar verilmesini saygı ile arz ederiz. Yargılama ücreti ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ediyoruz.
SANIK MÜDAFİİ
Karakoldan aradılar.Sosyal medyada Hakaretten dolayı beni ifadeye çağırdılar. Hakaretin ne olduğunu bilmiyorum. Gerçekte hakaret varsa ve hakaret olduğunu bilsem asla yorum yazmazdım. Bu konuda nasıl ifade vermem gerekiyor.
Merhaba, 05.02.2023 tarihinde facebook ta m.vekiline hakaret ten ifade verdim. fakat o kişiyi etiketlemedim. İfademde iftira atanlara söyledim diyerek ifade verdim. Fakat iddaneme de savcı ifademi inandırıcı bulmadı mahkeme sevk etmiştir. Geçmişim de adıma kayıtlı suç yoktur. Acaba bu davadan ne gibi sonuç çıkabilir. Avukat tutmam gerekiyor mu şimdiden teşekkürler