ADANA NÖBETÇİ SULH CEZA HAKİMLİĞİNE
Gönderilmek Üzere
… CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA
SORUŞTURMA NO :
KARAR NO :
MÜŞTEKİ :
VEKİLİ :
ŞÜPHELİLER :
SUÇ : TCK 158/1-f (Nitelikli Dolandırıcılık)
SUÇ YERİ :
KONU : Adana Cumhuriyet Başsavcılığının **** Soruşturma ve **** karar numaralı Kovuşturmaya Yer Olmadığına dair Kararına karşı itiraz
AÇIKLAMALAR :
Bilişim Sistemleri Banka veya Kredi Kurumlarının Araç olarak Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık suçundan dolayı yürütülmüş olan soruşturmada; etkin bir soruşturma yürütülmeden, deliller dahi toplanmadan verilmiş olan takipsizlik kararı yerinde olmayıp, takipsizlik kararının kaldırılarak soruşturmanın genişletilmesi yönünde karar verilmesi icap etmektedir. Şöyle ki:
1-Savcılık tarafından yeterli ve etkin bir soruşturma yürütülmemiştir. Dosyadaki şikayete konu olaylar aydınlatılmadan, deliller ve ilgili kanun maddeleri yeterince irdelenmeksizin takipsizlik kararı verilmiş olması yerinde olmamıştır.
2-Müşteki iddiasına konu olayda iddiaların etkin bir soruşturma yürütülerek banka kayıtları inceleme, şikayete konu banka hesabına gönderilen paranın akıbeti ve müştekinin iddiaları doğrultusunda aynı aracı birden fazla kişiye satış yapma vaadiyle kapora alınıp alınmadığının yeterli araştırması yapılması ve dahi delillerin toplanması gerekmektedir.
3-Şüphelilerin üzerine atılı suçu işlemediğine ilişkin yapmış olduğu tamamen suçtan kurtulmaya yönelik olan savunmalarına dayanılarak olayın hukuki boyutu haricinde suç oluşturup oluşturmadığı gibi konuların irdelenmesine ve dosyadaki delillerin araştırılmasına engel bir durum olmadığı açıktır.
4-Dosyaya bildirilen banka kayıtlarının incelenmesi gerekmektedir. Nitekim .***** Mahkemesinde ***E. Sayılı dosyasıyla görülmekte olan davada şüpheli ***’e ait banka hesabına müşteki müvekkilin kapora gönderdiği tarih olan 07/10/2020 tarihinden 1 hafta sonra 14/10/2020 tarihinde “A** Y**** ARAÇ KAPORASI ******” bilgisi ile yer alan para transferi de müvekkilin aslında dolandırıldığını göstermektedir (Bahse konu ekstreyi ekte sunuyoruz.). Müvekkile kaporasının 10.000 TL’lik kısmının iadesi dahi bu tarihten sonra gerçekleşmiştir. “…..” plakalı araç için aynı anda farklı kişilerden kapora alındığı ortadadır. Aynı zamanda şüphelilerin ifadelerindeki gibi 15 günlük bir zarar dahi oluşmadığı da çok açıktır. Ve sadece bu kayıt bile şüphelilerin ifadelerindeki çelişkiyi açığa çıkarmaktadır. Olayı hukuki ihtilaf olarak göstermek amacıyla bu şekilde ifadelerde bulunmuş olabilecekleri değerlendirilmelidir. Dolayısıyla Şüphelinin satıştan vazgeçerek iade edilmeyen kapora miktarı için müştekiye sarf ettiği ceza olarak kestiğini beyan ettiği ve bunun bir karşılığı olması gerektiği şeklindeki MÜŞTEKİNİN DİLEKÇESİNDE YER ALAN “14.000 TL tutarındaki kısmını ise CEZA olarak kestiğini, bir kuruşunu dahi vermeyeceğini söylemiştir.” ifadelerin delil niteliğindeki tespiti yapılmadan ve dahi şüpheliye bu ifadelerde ne kastettiği dahi sorulmadan,
KISACASI; DELİLLERİ TOPLAMAKLA YÜKÜMLÜ OLAN soruşturma makamının teyide muhtaç bir sürü bilgi ve delil iddiası olmasına rağmen yeterli ve etkin bir soruşturma yürütmeden şikayete konu olay ve fiillerin, sözleşmeden kaynaklanan hukuki mahiyette ihtilaf niteliği taşıdığından bahisle vermiş olduğu KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞI kararı hukuka aykırıdır.
NİTEKİM BU KONUDA EMSAL YARGI KARARLARININ DA BU ŞEKİLDE HAKSIZ MENFAAT ELDE EDİLDİĞİ HALLERDE MAHKUMİYETLE SONUÇLANDIĞI GÖRÜLMEKTEDİR. AŞAĞIDA BUNA İLİŞKİN EMSAL KARARI PAYLAŞIYORUZ:
15. Ceza Dairesi 2018/810 E. , 2018/1026 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK 158/1-g, 62, 52, 53 maddeleri gereği mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın ”sahibinden.com” isimli internet sitesine satılık araç ilanı verdiğini gören katılanın, sanık ile telefon aracılığı ile irtibata geçerek suça konu aracın alım-satımı konusunda anlaştıkları, sanığın katılandan 100 TL kapora istediği, ardından katılanın 100 TL’yi sanığın eşi olan temyiz dışı sanık … adına kayıtlı hesaba gönderdiği, paranın sanık tarafından çekildiği ancak sanığın suça konu aracın satışını katılana vermediği ve teslimini de yapmadığı, katılanın da bir daha sanığa ulaşamadığı, sanığın bu şekilde haksız menfaat sağladığı, sanık savunması, katılan beyanı ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığından, sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin mahkumiyet hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 158/1-f maddesinde düzenlenen “Bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” suçunu oluşturacağı gözetilmeden sanık hakkında TCK’nın 158/1-g maddesi gereği hüküm kurulması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın suç vasfında hata yapıldığına ve verilen kararın yasalara aykırı olduğuna dair yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle mahkumiyet hükmünün ONANMASINA, 19/02/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
TALEP : Yukarıda açıkladığımız nedenlerle ve resen ele alınacak nedenlerle; şüpheli şahıslar hakkında ETKİN BİR SORUŞTURMA SÜRECİNİN YÜRÜTÜLMEMEMESİ kanaatimizce, emsal yargı kararları ve bahsi geçen kanun maddeleri uyarınca yerinde olmayıp, bu nedenle de takipsizlik kararının kaldırılarak gerekli ve etkin bir soruşturmanın yapılıp ilgili delillerin toplanması için soruşturmanın genişletilmesi yönünde karar verilmesini müvekkil adına saygılarımla talep ederim.
Müşteki Vekili
EKLER: 1-VEKALETNAME
2-… Asliye Hukuk Mahkemesi
…. Sayılı dosyasından Alınan
Banka hesap ekstresi