Karşılıksız su veya elektrik kullanmak yani kaçak olarak kullanmak Türk Ceza Kanununca suç sayılmaktadır. Bu suçla yargılanan sanık ne şekilde savunma yapabilir? Karşılıksız yararlanma suçunda savunma dilekçesi, esasa beyan dilekçesi nasıl hazırlanır? Adana Ceza Avukatı Saim İNCEKAŞ tarafından bu yazımızda tüm bu konular ele alındı.
ADANA ASLİYE CEZA MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ’NE
DOSYA NO :
ŞÜPHELİ :
VEKİLİ :
ŞİKAYETÇİ:
VEKİLİ:
SUÇ: Hırsızlık
KONU: Esas Hakkındaki beyanlarımız ve son savunmamızdır.
AÇIKLAMALAR
1- Şüpheli Müvekkil …………………….. hakkında mahkemenizde görülmekte olan davada kaçak su kullanımı sebebiyle TCK 491/ilk maddeden cezalandırılması için talepte bulunulmuştur. TCK’mızın 491/ilk maddesinde, hırsızlık: “Herhangi bir kimsenin başkasının taşınabilir malını rızası olmaksızın faydalanmak için bulunduğu yerden almasıdır.” şeklinde tanımlanmıştır. Fakat müvekkilimizin böyle bir kastı olmadığı açıktır. Müvekkilim su paralarının ödenmesine rağmen suyunun müdahil şirket tarafından açılmadığını düşünmüş bu konuda müdahil şirket ile telefon görüşmeleri yapıp suyun açılması için gelmelerini bildirmiştir. Bu esnada müvekkilimize borcunun olduğu gibi bir bilgi de söylenmemiştir. Su açma işlemi için gelinmeyince müvekkilim ne de olsa borcu ödendi diye düşünerek suyu kullanma amaçlı olarak mühür üzerinde bulunan tıpayı çıkartarak suyu kullanmıştır. Zaten bu olayından yaklaşık 15 gün sonra kiracı olduğu bu evden ayrılarak yeni bir eve taşınmıştır.
2- Müvekkilim su abonesi değildir. Söz konusu yerdeki abone olan (müvekkilimin paraları hesabına yatırdığı kişinin karısı) ……………………. adına bir sözleşme mevcuttur. Müvekkilim kullandığı su paralarını bu sebeple ………………….. hesabına yatırmakta idi. Bankadan gelen cevapta görüleceği üzere farklı bedellerinin yatırılmasının sebebi kira bedeli haricinde su ve elektrik faturalarının da bu hesaba yatırılmasıdır.
3- Kiracı olarak yaşadığı dava konusu olayın yaşandığı eve ilişkin kira bedellerini ve su faturası tutarlarını ev sahibinin kardeşine elden ödemiştir. Bu konuda müvekkil şüphelinin çalışma arkadaşları da tanıklık yapmıştır. Müvekkilim bu bedelleri bazen elden bazen de banka yoluyla ev sahibinin vekili ……………………’e ulaştırmıştır. İlgili bankadan yapılan bu havale işlemleri sorulduğunda sadece kira parasının değil kira parasını ek olarak da su fatura bedellerinin de banka hesabına belli dönemlerde yatırıldığı farklı farklı yatan bedellerden anlaşılmaktadır.
4- Müvekkilim ……………………………….. bünyesinde çalışmaktadır. Maddi durum bakımından herhangi bir sıkıntısı yoktur. Çevresinde oldukça itibarlı biridir. Geçmişine bakıldığında herhangi bir sabıkası veya hakkında açılmış her hangi bir dava yoktur. Müvekkilimin bedel olarak çok az olan su paraları için yıllarca edinmiş olduğu saygıyı ve itibarı kaybedecek bu tür bir hareketi yapmasını düşünmek hayatın doğal akışına tamamen aykırıdır. Müvekkilimin bu tür bir hırsızlık olayını kasıtlı olarak yaptığından bahsedilemez zira yukarıda belirttiğim üzere her ne kadar sayaç üzerindeki mühür sökülse bile müvekkilim borcunun olmadığı düşüncesi ile sayacının mühürlenmesi anlam verememiş ve bu sebeple mühürü sökmüştür. Müvekkil mühürü söküp su kullanmaya devam ederken kastı hırsızlık yapmak olmayıp zaten borcu olmadığından sayacın mühürlenmesine anlam verememesidir.
5- Müvekkilim dava konusu olan ve tutanakta belirtilen kolona ilave yaparak kaçak su kullanma eylemini gerçekleştirmemiştir. Müvekkilim söz konusu yerde kiracı olarak bulunmaktadır. Oturduğu evde bu tür bir işlemi yapması ciddi bir tadilat ve gürültüye neden olması gerekir. Böyle bir çalışma yapsa idi bu durumda komşuların bu tür bir tadilattan haberi olması ve olayı bilmesi gerekirdi. Oysa müvekkilin karşı komşusu ve apartman yöneticisi ……………… böyle bir durumu müvekkilin yapmadığını müvekkilin kolona herhangi bir müdahalesinin olmadığını dosyamızda yaptığı tanıklık esnasında bildirmiştir. Eğer müvekkilim böyle bir tadilat yaparak kaçak su kullanmaya çalışsa idi yapılan bu çalışma komşular tarafından bilinir ve çıkacak gürültü ile duyulurdu. Söz konusu su sayacındaki kolona ilave yapılması muhtemelen müvekkilimin oraya taşınmasından önce yapılmış bir işlemdir. Müvekkilimin bu durum hakkında herhangi bir bilgisi mevcut değildir. Kaçak su kullanımı için yapılan bu düzenekten tutanak tutulduğunda haberdar olmuştur. Mahkemeniz tarafından yapılacak keşif bahsettiğimiz tüm bu durumlar ortaya çıkacaktır.
6- Müvekkilim suyun kaçak olarak kullanıldığını öğrenmesinden hemen sonra ilgili su borcunu ödemiştir. Bu konu ile ilgili ödeme belgesi dosyaya sunulmuştur. Müvekkilimin kaçak su kullanmak gibi herhangi bir kastı olmadığı açıktır. Ve müvekkilim kaçak su kullanımı için kurulan düzenekten haberdar değildir. Suçun maddi ve manevi unsurları mevcut değildir.
SONUÇ ve İSTEM : Yukarıda kısaca arz ve izah ettiğim hususlar göz önüne alınarak Müvekkil Sanık ……………………………. üzerine atılı bulunan suçun manevi unsura olan kasıt olmadığından beraatine karar verilmesini talep ediyorum. Mahkemenizde aksi kanaat hasıl olması halinde 647 Sayılı yasanın 4 ve 6. Maddeleri, TCK daki takdiri indirim sebepleri ve TCK’nın Lehe olan hükümlerinin uygulanarak erteleme ve paraya çevirme kararı verilmesini talep ediyorum.
Şüpheli Vekili
Karşılıksız Yararlanma Savunma Dilekçesi 2
ADANA ASLİYE CEZA MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ’NE
DOSYA NO:
SANIK:
VEKİLLERİ:
DAVACI: K.H.
MÜŞTEKİ: Adana Elektrik Dağıtım A.Ş.
KONU: 2021 düzenleme tarihli iddianame ile mahkemenizde açılan dava hakkında savunmalarımızın sunulmasıdır.
AÇIKLAMALAR :
1- Adana Elektrik Dağıtım A.Ş. İlçe Yöneticiliği tarafından adresimde yapılan 12 tarihli incelemede sayacın cam kenarından sayaç içerisine film sokmak sureti ile kaçak elektrik kullanıldığı tespit edilmiş olup Adana Cumhuriyet Başsavcılığına 13 tarihinde suç duyurusunda bulunulmuştur. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından abone sahibi hakkında iddianame düzenlenmiştir. Ancak şüphelinin vefat ettiği anlaşıldığından 12 ve 13 tarihine kadar meskende oturan müvekkil hakkında karşılıksız yararlanma suçundan Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2021 tarihli iddianame düzenlenmiştir.
Adana Hazırlık Bürosu’nun 11 tarih 13 sayılı iddianamesinin kabulü ile 2021 tarihinde karşılıksız yaralanma suçu sebebiyle Adana 1. Asliye Ceza Mahkemesinde dava açılmıştır. adana 1. Asliye Ceza Mahkemesi kararı ile 15 tarihinde bilirkişi raporu tanzim edilmiş olup yargılama devam etmektedir. Davacı tarafın iddiaları tamamen soyut ve sübjektif olup maddi dayanaktan yoksundur. Dolayısıyla aşağıda izah edileceği gerekçeler ve olaylar sebebiyle müvekkil K’nın üzerine atılı suçla ilgisi olmadığını gösteren delillerimizi huzura getirmek kaçınılmaz olmuştur. Zira 15 tarihli bilirkişi raporunun sonuç ve kanat kısmında kiracı müvekkilin meskeni 11 tarihinde boşaltıp boşaltmadığının önem kazandığı belirtilmiştir. Şöyle ki;
2- Müvekkil Adana/Seyhan adresinde bulunan meskene 15 tarihinde giriş yapmış ve 11 tarihinde söz konusu meskenden çıkış yapmıştır. Meskenin elektrik aboneliği vefat eden Ahmet’e ait olup müvekkil meskende oturduğu sıralarda evin kirasını Ahmet’in kızının PTT hesabına PTT aracılığıyla yatırmıştır. Müvekkil Şubat ayının 4. ve 5. gününde meskeni boşaltmış ve 15 tarihinde resmi olarak eşi ile anlaşarak meskenden taşınmıştır. Müvekkilimiz dava konusu mecurda son kira bedelini 13 tarihinde ödemiştir. Bu husus ekte sunduğumuz müvekkilin PTT’den aldığı mühürlü resmî belge ile açıkça anlaşılmaktadır. (EK-1)
3- Müvekkil 15 tarihinde aynı muhitte Adana/Seyhan adresinde ev sahibi Kemal olan meskene taşınmıştır. Müvekkil ev sahibi ile 400,00 TL kira bedeli olarak sözlü anlaşmışlardır. Müvekkil yeni taşındığı Adana/Seyhan adresli meskene 200,00 TL boya badana yapmış ve 16 tarihinde ev sahibinin PTT hesabına kira bedelinin kalan bakiyesi olan 200,00 TL’yi göndermiştir. Müvekkilin yaptığı tüm bu işlemler ekte sunduğumuz PTT’den alınmış mühürlü resmi belgeyle anlaşılmaktadır. (EK-1)
4- Adana/Seyhan adresli meskene taşınırken ev sahibinin eşi ile kira sözleşmesi ve elektrik, su aboneliklerini üzerine almak istemiştir. Ancak ev sahibinin eşi müvekkile sadece su aboneliğini üzerine almasının yeterli olacağını elektrik ile uğraşmasının gerekmediğini söylemiş ve elektrik abonelik bilgilerini vermiştir. Müvekkil yukarıdaki nedenlerle meskende oturduğu süreç boyunca Kemal’e ait abone borçlarını ödemiştir. Adana elektrik Dağıtım A.Ş. kayıtları ve bilirkişi raporu incelendiğinde de anlaşılacağı üzere müvekkil meskende oturduğu 13-15 tarihleri arasında söz konusu kaçak elektrik kullanımı yapmamış olup karşılıksız yararlanma suçu müvekkilin meskende oturmadığı 06/02/2020 tarihinden itibaren başlamıştır. Müvekkil kendisinin oturduğu dönemde bulunan tüm abonelik borçlarını ödemiştir. Müvekkil söz konusu meskenden taşındıktan sonra ortaya çıkan kaçak elektrik kullanımından sorumlu tutulmasının tek nedeni söz konusu evin alt katını kullanan Eren ve ifadeleridir. Söz konusu suça sebebiyet veren müvekkilim değildir.
5- Dava sürecinde dosya incelendiğinde müvekkilin adil yargılanma hakkından yoksun bırakıldığı anlaşılmıştır. Şöyle ki; müvekkil okur-yazar düzeyinin düşüklüğü ve mağduriyetini belgelerle savunacak kadar bilgi düzeyinde olamamasına karşın ifadelerinde mahkemeye tanık dinlenilmesi talep etmiştir. Dosyada dinlenilmesi talep edilen tanıklar, müvekkilin ikamet ettiği yerleri belirleyen ve mesken değişikliğine şahit olmuş kişilerdir. Tanıkların dinlenmesi davanın aydınlatılması ve usul ekonomisi açısından önem arz etmektedir. Müvekkilin tanık dinletilmesi talebi 15 tarihli duruşmada tanıkların dinlenmelerinin dosyaya fayda sağlamayacağı anlaşıldığı öne sürülerek reddedilmiştir. Müvekkilin tanık dinlenmesi talebinin reddi adil yargılanma ilkesine aykırı olduğu kanaatindeyiz. Dolayısıyla tanıklarımız olan Ahmet isimli şahısların dinlenmesi talebimizi mahkemeye sunmamız zarureti hasıl olmuştur.
6- Ayrıca ev sahibinin eşi Adana 2. Asliye Ceza Mahkemesi 13 Talimat 12 tarihli duruşmada tanıklık etmiştir. Ancak tanık beyanları tutarsız, çelişkili ve hukuki dayanaktan yoksundur. Şöyle ki; müvekkilin 15 tarihlerinde evlerinde oturduğunu söylemiş sonrasında “bizim evde hangi sürelerde ikamet ettiğini bilemiyorum” demiştir. Tanık çelişkili beyanlar sunmuş olup mahkemeyi yanıltmaya çalıştığı ve davayı sürüncemeye bıraktığı kanaatindeyiz.
7- Yukarıda izah edildiği üzere müvekkilin kaçak elektrik kullandığıyla ilgili tutanağa konu evden ekte sunduğumuz deliller ve tanık beyanlarıyla 13 tarihlerinde taşındığının sabit olduğu dolayısıyla müvekkilin kaçak elektrik kullandığı iddia edilen 12-15 tarihleri arasında karşılıksız yararlanma suçunun gerçekleştiği evde değil başka bir evde yaşadığı anlaşılmaktadır. Sonuç olarak tüm gerekçeler ve olaylar nedeniyle müvekkilin davadan beraatına karar verilmesini talep etmek kaçınılmaz olmuştur.
HUKUKİ NEDENLER: TCK, CMK ve ilgili sair mevzuat.
DELİLLER: 1)Tanıklar ; 2)Sanık İfadeleri, Bilirkişi Raporları, Keşif, Kolluk Tutanakları, Duruşma Tutanakları, Nüfus ve Sabıka Kayıtları, Sair belge ve deliller.
SONUÇ VE İSTEM: Yukarıda arz ve izah ettiğimiz nedenlerle;
Müvekkil hakkında açılmış haksız ve dayanaktan yoksun davaya karşı savunmalarımızın KABULÜNE,
Müvekkile atılı suç tamamen mesnetsiz iddialardan ibaret olup suçlamalar kabul edilemeyeceğinden müvekkilimin BERAATİNE,
Yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine,
Karar verilmesine bilvekale arz ve talep ederiz.
SANIK MÜDAFİİ
EKLER:
PTT Posta Çeki Yatırma Bilgileri,
Onanmış vekaletname sureti