Boşanan eşlerin kişisel eşya ve ziynetlere dair talepleri boşanmanın ferisi niteliğinde değildir
Özet: Boşanan eşlerin kişisel eşya ve ziynetlere dair talepleri boşanmanın ferisi niteliğinde değildir. Bu nedenle, anlaşmalı boşanma protokolünün söz konusu maddeleri içermesi gerekmez. “…Dava, doğumda kadına takıldığı iddia edilen ziynetlere yönelik alacak istemine ilişkindir. Mahkemece davarım reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; Karşıyaka 3. Aile Mahkemesi’nin 2012/215-284 esas ve karar sayılı kararıyla boşanan tarafların
müşterek çocukları T.’ın doğumunda davacıya takılan takıların, davalı tarafından bozdurularak araba alındığını belirterek takı bedeli olarak 5.000 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; söz konusu takıların doğum hediyesi olarak davacıya değil müşterek çocuğa takıldığım, çocuğun velayetinin mahkemece kendisine verildiğini, çocuğa ait altınlar sebebiyle davacının istekte bulunamayacağım, kaldı ki bu altınların davacı tarafından götürüldüğünü, boşanma protokolünde tarafların birbirinden tazminat ve benzeri talep haklarının olmayacağının kararlaştırıldığım belirterek davarım reddini istemiştir.
Mahkemece, kesinleşen boşanma protokolünde tarafların birbirlerinden tazminat ve benzeri talep haklarının olmadığı kararlaştırıldığından davarım reddine karar verilmiştir. Taraflar arasmda imzalanan 7.3.2012 tarihli boşanma protokolünde, müşterek çocuk T. Ç.’ın velayetinin babaya verileceği, tarafların birbirlerinden nafaka, tazminat ve benzeri taleplerinin olmadığı, mevcut eşyalar konusunda anlaştıkları belirtilmiştir. Söz konusu protokol boşanma davasım gören mahkemece onaylanmış ve boşanma protokolünün tasdikine dair karar 19.04.2012 tarihinde kesinleşmiştir.
Boşanan eşlerin kişisel eşya ve ziynetlere dair talepleri boşanmanın ferisi niteliğinde değildir. Bu nedenle, anlaşmalı boşanma protokolünün söz konusu maddeleri içermesi gerekmez. Protokolde tarafların birbirlerinden tazminat ve sair istekleri olmadığı belirtilmiş ise de, kişisel eşya taleplerinin olmadığı veya bu konuda anlaşmaya vardıklarından söz edilmiş değildir. Kişisel eşya talepleri niteliği itibariyle bir istirdat davasıdır. Protokolde sözü edilen tazminat ve benzeri taleplerin kişisel eşya taleplerini de kapsamına aldığına dair yorum ve düşünce dosya kapsamına ve somut olaya uygun değildir.
Davacı, müşterek çocuğun doğumunda kendisine hediye edildiği iddiasıyla ziynet eşyalarına yönelik olarak bu davayı açmıştır. Davalı ise ziynetlerin kadına değil müşterek çocuğa takıldığım, çocuğun velayetinin babada olduğunu savunmuştur. Bu durumda, mahkemece iddia ve savunma çerçevesinde taraf delillerinin toplanarak değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, boşanma protokolündeki hükme yanlış anlam verilerek davamn reddine karar verilmesi doğru değildir…”(6. HD, 11.06.2013, 201^18165- 2013/10252).
0 Yorum