“Bıraksın yakamı” diyerek birlikte yaşamaktan kaçınma duygusal şiddet oluşturmakla boşanma sebebidir
Koca, eşinin ortak haneye dönmesi için 29.12.2003 tarihinde ihtar talebinde bulunmuş, bu ihtara dayanarak 12.05.2004 tarihinde açtığı “terk sebebine dayanan boşanma” davası ile bununla birleşen kadının 05.02.2004 tarihinde açtığı Türk Medeni Kanununun 197/2.maddesine dayanan nafaka davası reddedilmiş, her iki karar da kanun yollarından geçerek kesinleşmiştir. Tarafların, sözü edilen bu davalardan sonra biraya gelmedikleri anlaşılmaktadır. Koca tanıklarının, kadınla ilgili beyanları başkalarından duyduklarına dayanmakta olup, sabit kabul edilemez. Bu nedenle, davalı-
karşı davacı kadının sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığına ilişkin bir delil bulunmadığı gibi, ihtar isteğinden sonra başkaca kusurlu bir davranışı da ispatlanamamıştır. Davacı-karşı davalı (koca)’nm ise, Almanya’daki evin kilidini değiştirerek eşini eve kabul etmediği ve “…bıraksın yakamı” diyerek birlikte yaşamaktan kaçındığı toplanan delillerle gerçekleşmiştir. Bu halde, koca tamamen kusurlu olup, dava açmakta haklı değildir. Öyleyse kocanın boşanma davasının reddine, kadının karşı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına (TMK. md. 166/1) karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. (Y2HD, 05.07.2011, E. 2011/10789, K. 2011/11466.)
Kaynak: https://www.yargitay.gov.tr/
0 Yorum