Avukatın Uzlaşma Sağlama Yetkisi
Avukatlık Kanununa 2001 yılında eklenen 35/A maddesiyle, “Avukatın Uzlaşma Sağlama Yetkisi” olarak adlandınlan, henüz dava açılmamış yahut dava açılmakla beraber henüz ilk duruşması yapılmamış uyuşmazlık konularında, tarafların kendi istem ve iradeleriyle istem sonucu elde edebilecekleri konularla sınırlı kalmak kaydıyla iş sahibiyle birlikte karşı tarafı uzlaşma görüşmelerine çağırma olanağı yaratılmıştır.
Maddenin gerekçesi şu şekildedir: “Maddeyle getirilen düzenlemeyle mahkemelerin iş yükünün azaltılması amaçlanmaktadır. Buna göre dava açılmadan evvel veya dava açılmakla beraber duruşmaya başlanmadan önce avukatlar kendilerine intikal eden iş ve davalarda, tarafların kendi iradeleriyle istem sonucunu elde edebilecekleri konulara inhisar etmek kaydıyla, karşı taraf avukatım uzlaşmaya davet edebilecektir. Taraf vekilleri ve müvekkilleri hazır oldukları halde düzenlenen uzlaşma metni İcra ve İflas Kanununun 38 inci maddesinde sözü edilen ilam niteliğinde olacaktır”
Uzlaşmaya çağrılan tarafın öneriyi kabul edip davete katılmasıyla uzlaşma görüşmeleri davet eden avukatın gözetiminde başlamakta ve görüşmeler sonunda tarafların uzlaşması halinde tutanak düzenlenmektedir. Uzlaşma tutanağında uzlaşmanın konusu, yeri, tarihi, tarafları karşılıklı olarak yerine getirecekleri yükümlülükler yazılı hale getirilmekte ve tutanağın altı katılan
larca imzalanmaktadır. Bu yöntemle hazırlanıp imzalanan tutanaklar, İcra İflas Kanununun 38. maddesi anlamında ilam niteliğinde belge olarak tanımlanmıştır. Tutanak altına alınan konunun ilamlı icra takibine konu yapılması, infaz işlemlerine itirazların da icra mahkemesince çözümlenmesi gerekmektedir.