Bir alacağın zamanaşımına uğraması için öncelikle alacak hakkının doğması ve kanunda öngörülen sürenin geçmesi gerekir. Fiilen ayrılık nafaka istemek için zamanaşımı süresini başlatmaz. Ancak burada 20 yıl herhangi bir talepte bulunmayan eşin sonradan nafaka isteyerek hakkın kötüye kullandığını söyleyebilir miyiz?
Türk Medeni Kanunu’nun 178. maddesinde: “Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar” denilmektedir.
Zamanaşımının bir problem yaratmayacağını kabul ettik. Ancak yoksulluk nafakasının da şartları oluşmamalıdır. 20 yıl boyunca nafakaya ihtiyaç duymayan eşin, geçinecek geliri varsa, boşanmayla yoksulluğa düşmeyecek demektir. Yirmi yıl hiç yardım yapılmamışsa eşin geçinme vasıtaları olduğuna işaret eder.