Tedbir Nafakası Dilekçe Örneği

Tedbir Nafakası Dilekçe Örneği -1-

ADANA AİLE MAHKEMESİ’NE

                                        ADLİ YARDIM TALEPLİDİR

DAVACI:

VEKİLİ:

DAVALI:

KONU: Tedbir nafakası istemimizden ibarettir.

1-) Müvekkilimiz X ile eşi X uzun senelerdir evlidir. X daha önce hiç çalışmamış evlendikten sonra da eşinin ailesinin yaşadığı şartları oldukça iyi olan apartmanda hayatını sürdürmeye başlamıştır. Evliliğin ilk senelerinde X ve X adında çocukları olmuş, X ise çocuklarıyla hiç ilgilenmemiş bakım ve ihtiyaçlarını anneleri karşılamış, çocukların bakımına eğitimine ve gözetimine beraberce özen gösterme yükümlülüğünü hiçbir zaman yerine getirmemiştir. Ev hanımı olan X ise evinde eşine çocuklarına karşı emeklerini esirmemiş, evliliği ve çocukları için üzerine düşen her şeyi eksiksiz yerine getirmiştir.

2-) 2019 senesi mart nisan aylarında durum iyice dayanılmaz hale gelmiştir. Müvekkil ile X’in müşterek yaşadığı evlerine icra yoluyla ödeme emri gelmeye başlamış, müvekkilin kime nereye borçlandın soruları ise cevapsız kalmıştır. Bu durum taraflar arasında tartışmaya yol açmış X her seferinde müvekkili çocuklarının önünde “sana ne, sana hesap mı vereceğim” gibi sözlerle aşağılamıştır. Daha sonraki süreçte ise müvekkil, X’in banyoya gidip suyu açarak gizlice bir kadınla yaptığı konuşmalarına sadakatsiz davranışlarına şahit olmuştur. X numaralı telefon hattıyla yaptığı görüşmeler, sms, mms ve arama kayıtları Telekomünikasyon İletişim Başkanlığından istenerek, X’in sadakatsizliği ortaya çıkacaktır. Bunlarla birlikte davalı alkol kullanmaktadır. Davalının “artık sizi bu evde istemiyorum nereye giderseniz gidin, televizyonda olan kadına şiddet cinayet olaylarını görmüyor musunuz” tarzı  hakaretleri ve tehditleri de olmuştur. Sadakatsizliğine, ilgisizliğine hakaret ve tehditte ekleyerek tamamen kusurlu hale gelmiştir.

3-) Davalı X’in kendi annesi ve babasıyla da arası bozuktur. Müvekkil ve davalının müşterek yaşadıkları evin taşınmaz mülkiyeti davalının babasına aittir. Daha sonraki süreçte X kendi ailesiyle olan anlaşmazlığını öne sürerek müvekkile ‘birlikte artık bu babamın evinden çıkalım ben yeni bir ev bulacağım bizim için’ demiştir. Müvekkilimiz ise yeni bir eve çıkacakları umuduyla çocuklarıyla birlikte ailesinin evine dönmek zorunda kalmıştır. Davalı X ise daha sonra yeni bir ev arayışında bulunmamış toplum içerisinde arkadaş çevresinde ‘evden gönderdim hala boşanmıyor gurursuz benim soyadımı taşıyor’ gibi hakaretlerde bulunmuştur. Müvekkil altı aydır ailesiyle birlikte yaşamaktadır. Müşterek çocuklar okul çağına gelmiş olup X bugün dokuz yaşında ve üçüncü sınıfa gitmekte, X ise sekiz yaşında ve ikinci sınıfa devam etmektedir. Çocukların yaşları ve eğitimleri sebebiyle zaruri ihtiyaçları mevcuttur. Müvekkilimiz ve ailesinin ise bu masrafları karşılayabilecek maddi gücü mevcut değildir. Buna rağmen çocukların eğitim ve zaruri ihtiyaçlarını aksatmamışlardır.

4-) Müvekkil X’in  geçmişte bir iş tecrübesi bulunmamakta ve bu sebeple herhangi bir işte çalışamamaktadır. Şu an annesi babası iki çocuğu ve kendisi çatı katta iki odalı sobalı bir evde yaşamakta ve  çocuklar oda sıkıntısı sebebiyle mutfakta yatmaktadır. Yaz mevsiminde katlanılabilir olan bu durum ise havalar soğumaya başladıkça ailede çaresizlik sebebi olmuştur. Çocuklar eğitimlerine devam etmekte fakat zaruri beslenme, kırtasiye, okul ihtiyaçları zor karşılanmaktadır.

HUKUKİ NEDENLER: TMK m. 175, 182, 329 ve ilgili mevzuat

HUKUKİ DELİLLER:

1- a-)Telefon kayıtları. ( Davalı X’in kullandığı X numaralı cep telefonundan başka kadınlarla sadakatsizlik amaçlı yapmış olduğu görüşmeler sebebiyle bir senelik SMS, MMS ve arama kayıtlarının Telekomünikasyon İletişim Başkanlığından istenmesi)

2-Sosyo-ekonomik durum kaydı

3-Müvekkile ait SGK kayıtları

4-Tanık(İsimleri daha sonra eklenecek?)

5-Bankalardan alınmış X banka hesabının  bulunmadığını gösteren kayıtlar

 6-Her türlü kanuni delil (Davalı tarafından bildirilecek delillere karşı delil bildirme hakkımızı saklı tutmaktayız.)

SONUÇ VE İSTEM: X ve çocuklarının düşmüş olduğu müşkül durum sebebiyle davanın kabulü, davalıdan müşterek çocuklar X ve X’a günümüz okul eğitim beslenme masrafları gözetilerek davanın açıldığı tarihten itibaren yasal faizleriyle birlikte aylık X’er lira iştirak nafakası bağlanması, X’a davanın açıldığı tarihten itibaren yasal faizleriyle birlikte aylık X lira tedbir nafakası bağlanması, adli yardım, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini saygıyla talep ederiz.

Davacı Vekili
Avukat Saim İNCEKAŞ – Adana Boşanma Avukatı

Bağımsız Tedbir Nafakası Dilekçe Örneği -2-

ADANA NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİ’NE

DAVACILAR:

VEKİLLERİ:

DAVALI:

KONU:

AÇIKLAMALAR:

1) Davalı  X müvekkilimin eşidir.

2) Müvekkilim X ile davalı 10 yıldır evlidir. Bu evlilikten halihazırda hayatta olan Rabia ve Hasan adında 2 tane çocukları vardır.

3) Davalı koca 1 Aydır müvekkilimi terk etmiş ve ailesinin yanına dönüp hayatını devam ettirmektedir.  Müvekkilim İstanbul ilinde kirada oturmakta ve terk edildiğinden beri geçinememektedir. Müvekkilim 2 küçük çocuğu ile beraber kalıyor olup, çalışabilecek bir durumda değildir. Davalı koca, eşine ve çocuklarına yardım etmeyip onları adeta kendi kaderleri ile baş başa bırakmıştır. Davalı koca hiçbir şekilde çocuklarını dahi arayıp sormamaktadır. Ayrıca müvekkilimin astım ve alerji hastalığı olup, çalışma imkanı olsa idi bile çok kısıtlı işler yapabilecek durumdadır. Müvekkilimin hiçbir geliri yoktur, şu anda sadece komşularının ve akrabalarının desteğiyle yaşamını idame etmektedir. Belirttiğimiz nedenlerle müvekkilim için önlem nafakası talep etmemizde zaruret doğmuştur.

4) Nafakaya ilişkin açıklamalar: Davalı 1 Aydır müvekkilimi ve çocuklarını terk etmiş, İstanbul’da  ailesi ile beraber yaşamaktadır. Davalı, X Hastanesinde temizlik görevlisi çalışmaktadır. Ancak 10 yıldır müvekkilim ile evli olmalarına rağmen, davalı bugüne kadar ne kadar maaş aldığını, sahip olduğu malvarlığını bir gün olsun müvekkilim ile paylaşmamıştır. Sadece beraber kaldıkları süre boyunca evin yemek, kira, fatura gibi zorunlu giderlerini karşılamıştır.   Davalı koca müvekkilimi terk ettikten sonra ise hiçbir şekilde müvekkilime maddi destek sağlamamıştır. Müvekkilim şu anda hayatının devamı için zorunlu olan bu ihtiyaçların bile hiçbirini karşılayamamaktadır. Müvekkilim aldığı duyumlara göre davalı kocanın aldığı aylık geliri dışında üzerine kayıtlı malvarlığı da bulunmaktadır. Bu nedenlerle sosyal-ekonomik durumlarının araştırılmalarını talep diyoruz.

HUKUKİ SEBEPLER: MK. HMK ve ilgili mevzuat.

DELİLLER: Davalı tarafın sunacağı delillere mukabil delil sunma hakkımız saklı kalmak kaydıyla nüfus kayıtları,  trafik şube kayıtları, tapu kayıtları, hastane kayıtları, SGK kayıtları, tanık beyanları, sosyal-ekonomik araştırma raporları, yemin ve tüm kanuni deliller.

NETİCE  VE TALEP: Yukarıda açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla;

  • Tensiple birlikte ekonomik olarak zor durumda olan müvekkilim X için aylık 1.500 TL önlem nafakasına hükmedilmesini,
  • Yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini vekaleten talep ederim.

Davacı Vekili

Ekler: 1- Nüfus kayıt örneği 2- Vekaletname

Tedbir Nafakası Dilekçe Örneği 3 (Boşanma Davasında Ara Karar Talebi)

AİLE MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ’NE

ESAS NO:

DAVALI:

VEKİLİ:

DAVACI:

VEKİLİ:

D.KONUSU: Tedbir Nafakası talebimizden ibarettir.

AÇIKLAMALAR

Yukarıda esas numarası belirtilen Mahkemeniz dosyasının X tarihli ilk duruşmasına mazeret bildirmemize rağmen ön inceleme duruşması yapılarak, tahkikat aşamasına geçilmiştir. Sayın Mahkemenizce yapılan ön inceleme duruşması sonucu, cevap dilekçemizde belirttiğimiz tedbir nafakası talebimize karşın, tedbir nafakasına hükmedilmemiştir.

Müvekkilem X tarihinden bu yana oğlu ile birlikte, davacıdan ayrı yaşamak zorunda kalmıştır. Bu sebeple müvekkilem ve oğlu zor durumdadır.

Tarafların Sosyal ve Ekonomik Durum Raporu, Mahkemeniz dosyasına yansımıştır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle müvekkilem için 1.000 TL, müşterek çocuk için 500 TL olmak üzere toplam 1.500 TL tedbir nafakasına duruşma beklenmeksizin hükmedilmesini talep etme zarureti doğmuştur.

SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, müvekkilin sosyal ve ekonomik durumu dikkate alınarak, davalı müvekkil için 1.000 TL, müşterek çocuk için 500 TL olmak üzere toplam 1.500 TL tedbir nafakasına hükmedilmesi konusunda, duruşma beklenmeksizin karar verilmesini saygı ile arz ve talep ederiz.

Davalı Vekili

Tedbir Nafakası Dilekçe Örneği

ADANA NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİNE

– Adli Yardım İstemlidir –

– Koruma Kararı İstemlidir –

– Tedbir Nafakası İstemlidir –

– Konut Tashihi İstemlidir –

DAVACI: Kendi Adına Asaleten, Müşterek Çocuk X’e Velayetten

Vekili:

DAVALI:

DAVA KONUSU:

1-) TEDBİR NAFAKASI TALEBİ:

Davalı BABA’nın müşterek çocuk küçük X doğumlu X yararına, karar kesinleştikten sonra TEDBİR NAFAKASINA dönüşmek ve dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık irat biçiminde 1.000,00.-TL TEDBİR NAFAKASI ödemeye mahkum edilmesine;

2-) Davalı X’in davacı X yararına, karar kesinleştikten sonra TEDBİR NAFAKASI olarak devam etmek ve dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık irat biçiminde 1.000,00.-TL TEDBİR NAFAKASI ödemeye mahkûm edilmesine;

3-) Yargıtay’ın yerleşik içtihatları; günün ekonomik koşulları, paranın alım gücü dikkate alındığında, hükmedilen nafaka miktarına kararın kesinleştiği tarihi takip eden yıllarda hakkaniyete uygun oranda arttırılmasına, sayın mahkeme aksi kanaatte ise en azından TÜİK’in yayınladığı yıllık ÜFE oranında artış uygulanmasına ve nafakanın otomatik olarak ARTIRILMASINA;

4-) KONUT TASHİHİ TALEBİ:

X adresindeki konutun müvekkilim adına konut olarak tahsis edilmesine karar verilmesi taleplerini içerir dilekçemizdir.

AÇIKLAMALAR

1-) Taraflar 1996 yılında evlenmiş olup, bu evliliklerinden  2013 yılında X isminde bir çocuğu dünyaya gelmiştir.

Müşterek çocuklar X İlköğretim Okulu Anasınıfı öğrencisidir.

2-) Müvekkil, “Ev Hanımı” olup, hiçbir yerden geliri bulunmamakta, davalı ise sigortalı olarak çalışmaktadır. Davalı yaklaşık 4.000,00 TL maaş almaktadır. Ayrıca firma tarafından davalıya ikramiye, yol, gıda yardımlarının yapıldığı bilinmektedir. Davalıya annesinden kalan dükkân ve ev kiradadır. Davalı buradan da yaklaşık 1.000,00 TL lira kira geliri elde etmektedir. Yine taraflar evlendikten sonra davalı müvekkilin şu anda ikamet ettiği ev hariç, davalı kendi adına bir ev bir de arsa almıştır. Kısaca davalının maddi durumu oldukça iyidir.

Taraflar 20 yılı aşkın süredir evlidir. Davalı müvekkile fiziksel şiddet uygulamakta ve hakaret etmektedir. Taraflar yaklaşık 3 aydır ayrı yaşamaktadır. Müşterek çocuk müvekkilin yanındadır.

3-) 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’ nun “Birlikte Yaşamaya Ara Verilmesi” başlıklı 197. Madde düzenlemesi oldukça açıktır;

“Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir.

Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır.

Eşlerden biri, haklı bir sebep olmaksızın diğerinin birlikte yaşamaktan kaçınması veya ortak hayatın başka bir sebeple olanaksız hale gelmesi üzerine de yukarıdaki istemlerde bulunabilir.

Eşlerin ergin olmayan çocukları varsa hakim, ana ve baba ile çocuklar arasındaki ilişkileri düzenleyen hükümlere göre gereken önlemleri alır.”

Olaya ve oluşa uygun olan T.C. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’ nin 23.2.2016 Tarihli, 2015/15029 Esas, 2016/2456 Karar ve T.C. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’ nin 06.03.2017 Tarihli, 2016/13717 Esas,  2017/2504 Karar  sayılı ilamlarında da bu konu şu şekilde düzenlenmiştir;

“Dava, ayrı yaşamda haklılık nedenine dayalı olarak açılmış, tedbir nafakası talebine ilişkindir.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 197.maddesine göre, ayrı yaşamakta haklı olan eş diğer eşten tedbir nafakası isteminde bulunabilir. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenlemeler gereği eşler evlilik birliğinin giderlerine güçleri oranında katılmak zorundadırlar (TMK.madde 186/ son). Buna göre, evlilik birliğinin ortak giderleri olan kira, elektrik, yakıt, su ve benzeri giderlere davalı eş katılmak zorundadır.

Bu bağlamda; tedbir nafakası miktarı tayin edilirken, birliğin giderlerine katılmada eşlerin “ekonomik güçleri” ile müşterek yaşam sırasında davalının eş ve çocuklarına sağlamış olduğu yaşam düzeyi dikkate alınmalı, hakim; eşlerin birlikte yaşarken sürdürdükleri hayat seviyelerinin ayrı yaşamaları halinde de korumaları gerektiğini gözetmelidir.

Somut olayda; taraflar hakkındaki sosyal-ekonomik durumu araştırmasına göre, davacının ev hanımı olduğu, 320 TL kira ödediği; davalının ise Şeker fabrikasında güvenlik görevlisi olarak çalıştığı, aylık 3000 TL civarında maaşının olduğu, kurum lojmanında oturduğu ve ayık 375 TL kira gideri bulunduğu anlaşılmaktadır.

Buna göre; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle davalının tespit edilen mevcut gelir durumuna göre, mahkemece takdir edilen nafaka miktarı çok az olup, Türk Medeni Kanunu’nun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamıştır.”

4-) Tarafların ayrı yaşamasına ilişkin olaylar şu şekilde gerçekleşmiştir. Müvekkil … Hastanesi’nde      Ameliyatı olmuştur. Yaklaşık 4 gün hastanede kalmıştır. Taburcu olduktan sonra eve gelmiştir. Davalı ne hastaneye giderken ne de hastaneden dönüşte müvekkile refakat etmemiştir. Ameliyat sonrası doktorlar müvekkile 2 ay istirahat etmesi gerektiğini ayağa kalkmaması gerektiğini söylemişler ve bu süreçte birinin ona bakması gerektiğini söylemişlerdir.

Ertesi gün davalı müvekkili aramış, müvekkili kendisine yardım etmesi için çağırmıştır. Eve geldiğinde ise davalı, müvekkile; alışveriş yaptığını, müvekkilin kendisine yardım etmesi gerektiğini, alınan eşyaları taşıması gerektiğini ve aldığı malzemelerle yemek yapması gerektiğini bahane ederek müvekkil ile kavga etmiş, tartışma başlatmıştır. Davalı, müvekkilin üzerine yürümüş hakaret etmiş ve yumruk atmıştır. Davalı tartışmaya başlamış, müvekkile hakaret etmiş ve müvekkili darp etmeye çalışmıştır. Müvekkil konuşmaya çalışmış ise de müvekkile fırsat vermemiş ve müvekkili ameliyatlı haliyle evden kovmuştur.

Evden kovulması, fiziksel şiddete maruz kalması, sağlık sorunları nedeniyle ve yeni ameliyat olduğu için müvekkil çocukları da alarak annesinin evine gitmiştir.

Davalı yaklaşık 3 aydır eve gelmemekte müvekkil ile çocuğu ile 3 aydır ilgilenmemektedir.

5-) Müvekkil kendi ailesinin yardımı ile geçimini sürdürmektedir. Müvekkil sağlık sorunları nedeni ile çalışamamaktadır. Müvekkile uygulanan şiddet için müvekkil eşini ve çocuklarını düşündüğünden şikâyetçi olmamıştır. Davalının yargılandığı dosyalar olması nedeniyle hapse girmesini istememiştir ancak müvekkile uygulanan şiddet tanık anlatımları ile ispatlanacaktır.

6-) Hâkimin Türk Medeni Kanunu 197. madde kapsamında verebileceği önlemlerden biri de müşterek konutun eşlerden birine tahsisidir. Yukarıdaki madde kapsamında da anlaşılacağı üzere istek aranmaksızın hâkim tarafların barınmalarına ilişkin önlemleri re’sen alır. Somut vakıamızda davalı tarafın ekonomik ve sosyal durum araştırmasına dahi gerek olmadan Uyap üzerinden yapılacak SGK ve taşınmaz sorgusu neticesinde, görüleceği üzere davalının adına kayıtlı pek çok taşınmazı ve düzenli bir maaş ve kira geliri mevcuttur.  Bu itibarla Türk Medeni Kanunu 197. madde gereği tedbir nafakası ve konut tahsisine ilişkin kararın tensiben verilmesi gerekmektedir.

DELİLLERİMİZ

1-) Tarafların mali ve içtimai durumlarının araştırılması.

2-) UYAP ortamında davalının malvarlığının araştırılması.

3-) Davalı adına kayıtlı taşınmazların UYAP ortamında tespiti ile sonrasında ilgili tapu müdürlüklerine müzekkere yazılarak, tapu kayıtlarının celbi;

4-) Davalının aylık net gelirinin ve varsa aldığı ek ödemelere ilişkin bilgilerinin celbi.

5-) Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan davalıya ait sigorta dökümü ve aylık maaş durumunun celbi.

6-) Davalının arşiv kaydının ve adli sicil kaydı ile GBT kaydının celbi.

7-) Müşterek çocuğa ait öğrenci belgesi.

😎 Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı’na müzekkere yazılarak 2019 yılına ait ay ay olarak ÜFE oranlarının tespitinin istenilmesi.

9-) Müvekkilin X Hastanesi’nde geçirdiği operasyona ilişkin dosyası.

10-) Tarafların vukuatlı aile nüfus kayıt tablolarının çıkartılması.

11-) Yemin ve isticvap.

12-) Lüzumu halinde aile mahkemesi uzmanlarından sosyal inceleme raporu alınması.

13-) Tanık beyanları.

14-) Ve sair deliller ve karşı deliller.  

TANIKLARIMIZ:

Tanıklarımız, dava konusu iddialar hakkında bilgi ve görgüleri dâhilinde şehadette bulunacaklardır.

SONUÇ ve İSTEM:

Yukarıda açıklanan ve re’sen gözetilecek nedenlerle; müvekkilin fazlaya dair tüm talep ve dava haklarını saklı tutarak;

1-) ADLİ YARDIM TALEBİ:

Adli yardım talebimizin KABULÜNE;

2-) KORUMA KARARI TALEBİ:

6284 Sayılı “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Yasası” uyarınca davacı ve müşterek çocuk yararına, davalı aleyhine koruma kararı talebimizin kabulüne, bu çerçevede gerekli tedbirlerin alınmasına;

3-) TEDBİR NAFAKASI TALEBİ:

Davalı BABA’nın müşterek çocuk küçük X doğumlu yararına, karar kesinleştikten sonra TEDBİR NAFAKASINA dönüşmek ve dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık irat biçiminde 1.000,00.-TL TEDBİR NAFAKASI ödemeye mahkum edilmesine;

4-) Davalı X’in davacı yararına, karar kesinleştikten sonra TEDBİR NAFAKASI olarak devam etmek ve dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık irat biçiminde 1.000,00 TL TEDBİR NAFAKASI ödemeye mahkûm edilmesine;

5-) Yargıtay’ın yerleşik içtihatları; günün ekonomik koşulları, paranın alım gücü dikkate alındığında, hükmedilen nafaka miktarına kararın kesinleştiği tarihi takip eden yıllarda hakkaniyete uygun oranda arttırılmasına, sayın mahkeme aksi kanaatte ise en azından TÜİK’in yayınladığı yıllık ÜFE oranında artış uygulanmasına ve nafakanın otomatik olarak ARTIRILMASINA;

6-) KONUT TASHİHİ TALEBİ:

X adresindeki konutun müvekkilim adına konut olarak tahsis edilmesine karar verilmesini vekil eden olarak talep ediyoruz.

7-) Yargılama harç ve giderleri ile ücret-i vekâletin davalı tarafa TAHMİLİNE karar verilmesini saygıyla vekil olarak arz ve talep eyleriz.

Davacı Vekili

EKLERİ: 1-) Vekâletname Örneği. 2-) T.C. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’ nin 23.2.2016 Tarihli, 2015/15029 Esas, 2016/2456 Karar ve T.C. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’ nin 06.03.2017 Tarihli, 2016/13717 Esas,  2017/2504 Karar sayılı kararı.

Yazar Hakk覺nda: Avukat Saim İncekaş

Saim İncekaş, Adana Barosu'na kayıtlı bir avukattır. 2016 yılından bu yana Merkezi Adana'da bulunan ve kurucusu olduğu İncekaş Hukuk Bürosu'nda çalışmaktadır. Yüksek lisans derecesi ile hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bu alanda birçok farklı çalışma yürütmüştür. Özellikle aile hukuku, boşanma, velayet davaları, çocuk hakları, ceza davaları, ticari uyuşmazlıklar, gayrimenkul, miras ve iş hukuku gibi alanlarda uzmandır. Saim İncekaş, sadece Adana Barosu'nda değil, aynı zamanda Avrupa Hukukçular Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Adil Yargılanma Hakkına Erişim gibi dernek ve kuruluşlarda da aktif olarak görev almaktadır. Bu sayede, hukukun evrenselliği konusundaki farkındalık ve hukuk sistemine olan güveni arttırmaya yönelik birçok çalışmada yer almaktadır. Randevu ve Ön Görüşme İçin WhatsApp Üzerinden Hemen İletişime Geçin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir