Eşinin ailesi ile görüşmek istememek duygusal şiddet oluşturmakla boşanma sebebidir
Yapılan soruşturma, toplanan delillerle davalı-davacı kadının 1.12.2008 tarihinde açmış olduğu boşanma davasından 28.1.2009 tarihinde feragat ederek, kocadan kaynaklanan kusurlu davranışları affettiği en azından hoşgörü ile karşıladığı, kocadan kaynaklanan başkaca kusurlu bir davranışın da kanıtlanamadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda eşine sürekli hakaret eden, eşinin ailesi ile görüşmek istemeyen ve müşterek çocuğa şiddet uygulayan davalı-davacı kadının tamamen kusurlu bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı-davalı koca dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK. md. 166/1) ve ayrı yaşamakta haklılığını kanıtlayamayan davalı-davacı kadının nafaka davasının (TMK.md.197) reddine karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile boşanma davasının reddi ve nafaka davasının yazılı şekilde kabulü doğru bulunmamıştır. (Y2HD, 24.05.2011, E. 2010/8111, K. 2011/9115.)
Kaynak: https://www.yargitay.gov.tr/