Cinsel ilişkiden kaçınma olgusunda daha önce bir kez ilişki kurulması ile daha önce hiç kurulmamış olmasının “kaçınma” olgusuna bir tesiri bulunmamaktadır
Davalı kadının cinsel ilişki kurmasına fiziksel engel teşkil edecek rahatsızlığınınbulunmadığı sağlık kurulu raporu ile belirlendiği gibi cinsel ilişkiden kaçındığına dair yeterli delil de bulunmamasına rağmen davanın reddi yerine davanın kabul edilerek boşanmaya karar verilmesi isabetsiz olup; bozmayı gerektirmiştir.
Karşı oy: Davacı vekilinin 10.06.2009 tarihli delil ve açıklama listesinin 11/2. bendinde davalı kadının cinsel yaklaşım gösterme ve zorunluluğu bulunduğu belirtilerek, davalının bundan kaçındığından söz edilmiştir. Davacı vekilinin bu beyanıyla davalının kusuruyla cinsel ilişkinin bir kez bile gerçekleştirilmemiş olmasını mı, yoksa cinsel ilişki sıklığına davalı kadının karşı çıkmasını mı hedef aldığı hususu açık değildir. Bu nedenle mahkemece, “hakiminin davayı aydınlatma ödevi (HMK. md. 31 ) çerçevesinde davacı taraftan bu konuda açıklama yapmasının istenilmesi; açıklama sonucu cinsel ilişkinin hiç gerçekleştirilmediği iddia ediliyorsa; davalı kadının hymen’in ilişkiyle bozulmuş olup olmadığı; bozulmamışsa, bozulmadan cinsel ilişkiye uygun olup olmadığı konusunda kadın doğum uzmanı bulunan bir sağlık kurumundan rapor alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek gerçekleşecek sonucu uyannca bir karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Değerli çoğunluğun bozma görüşüne katılmakla birlikte bozma gerekçesine katılmıyor, araştırmaya yönelik bozma kararı verilmesi gerektiğini düşünüyorum. (Y2HD, 15.12.2011, E. 2010/22834, K. 2011/22261.)
Kaynak: https://www.yargitay.gov.tr/